Tuba OLĞAÇ’ın haberi
Mesleklere duyulan ihtiyaç, bilimin ve teknolojinin hızına bağlı olarak değişkenlik gösteriyor. Ancak meslek seçimi oldukça kritik bir konu. Seçtiğimiz meslek yalnızca işimiz olmakla kalmaz, nasıl bir yaşam biçimi istediğimizi de belirler. Bu yüzden işi şansa bırakmak, bir mesleği araştırmadan rastgele tercihlerde bulunmak, üniversite sınavı sonrası “puanım yüksek, şu bölümü seçeyim de yanmasın” gibi geleceği riske atan yaklaşımlar son derece yanlış. Ebeveynlerin istediği meslekleri seçmek, yetenekler ve kişisel özellikleri göz ardı edip, salt statüye bakarak meslek tercihinde bulunmak, bölüme göre değil, şehre göre karar vermek, ileriki yaşamınızda pişmanlık duymanıza sebep olabilir…
Gençlere mesleki terichlerinde yardımcı olabilmek için hazırladığımız dosya kapsamında bugün sizlere Mekatronik Mühendisliğini tanıtacağız. Sorularımızı Celal Bayar Üniversitesi’nden Mekatronik Mühendisliği Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mevlüt KARAÇOR cevapladı…
Mektronik Türkiye’de oldukça yeni bir bölüm ve geleceğin meslekleri arasında… Öncelikle Mekatronik nedir diye sormak istiyorum…
Mekatronik sözlük anlamına baktığımızda mekanik ve elektronik (İngilizce mechanics ve electronics) kelimelerinin birleşiminden doğmuş ve ilk kez Japonya’da kullanılmıştır. Güncel olarak bilinen anlamı ise; Makina, Elektrik-Elektronik ve Bilgisayar alanlarının bir araya gelmesi ile oluşmuş çalışma alanıdır. Mekatronik; mekanik, elektronik, bilgisayar ve yazılım teknolojisinin entegrasyonuna dayanan ve gelişmiş ürün, işlem ve sistemleri kurmak için kullanılan ürünlerin dizaynı ile ilgilenen mühendislik dalıdır.
Geniş bir yelpazeye sahip olması, Bu alandan mezun olan elemanlara geniş fırsatlar sunmaktadır. Bu alandan mezun olan mühendis, teknisyen ve tekniker olsun, farklı disiplinlerin ortak yetiştirdiği bir eleman olması münasebetiyle sanayi ve üretimde önemli bir yer edinmektedir. Birçok bilgi ve birikime sahip olan elamanlar her türlü mühendislik ve teknik sorunla baş edebilme yeteneğine sahip olmaktadır.
Mekatronik Mühendisleri ne gibi işler yaparlar, bölüm mezunları nerelerde çalışabilirler?
Makine, elektrik-elektronik ve bilgisayar sistemlerine dayalı bilgileri anlamlı bir bütünlük içinde kaynaştırarak, sistem entegrasyonu ve tasarımı, otomotiv, üretim uygulamaları, otomasyon ve özellikle robotik uygulamaları, hidrolik-pnömatik sistemler ve benzer sistemler mekatroniğin uygulama alanları arasında sayılabilir.
Kısacası Mekatronik gelişen teknolojiye adapte olacak çok yönlü elamanları yetiştirmektedir. Bundan dolayı mekatronik mezunları, tıp elektroniğinden otomotiv sektörüne kadar bir çok alanda iş yapabilme yeteneğine sahiptirler.
Ayrıca bu alanlardaki Ar-Ge çalışmalarında da rahatlıkla yer alabilmektedir. Bu alanları mühendis, teknisyen ve tekniker olarak ayırmamak lazım. Çünkü mekatronikin hangi eğitim düzeyini almış olursa olsun birey kendi eğitim düzeyine uygun çalışma fırsatını kolaylıkla bulmaktadır. Bir diğer önemli noktada farklı disiplinlerden eleman istihdamı yerine bunların birlikteliğinden doğan mekatronik elamanı istihtamı işletme maliyetlerine rahatlama getirecek olmasıdır.
Farklı alanlardan bilgisi olan elaman diğer birimlerden alması gereken destek esnasında kaybedeceği zaman giderilmiş olacaktır. Gelişen dünyada zamanın ekonomide önemli bir parametre olduğu düşünüldüğünde programın çok yönlü katkıları olduğu görülmektedir.
Bu bölümün zorlukları nelerdir?
Bu bölümün en önemli ve olmasa olmazı disiplindir. Kişi kendini Makine, Elektrik-Elektronik ve Bilgisayar alanında kendini yetiştirmek zorundadır. Çok yönlü düşünmeye açık olmalıdır. Pratik düşünce yapısına sahip olmalı ve sorunları en hızlı ve kolay şekilde çözebilmelidir. Bu da bireyin çok ve disiplinli çalışmasına bağlıdır. Bireyin bu alanların hepsine birden ilgi duyması gerekmektedir. Buda bölümün zorluğu olarak gösterilebilir.
Mekatronik bölümünün diğer mühendislik bölümlerinden farkı nedir?
“Konsorsiyum” diyebiliriz. Mekatronik, Makina, Elektrik-Elektronik, veya Bilgisayar mühendisliği değildir. Bunların birleşiminden doğan bir mühendisliktir. Globalleşen dünyada, sanayideki rekabet tartışılmaz noktalardadır. Sanayici için minimum maliyet maksimum verim ana felsefedir. Bu da minimum insan gücü demektir. Minimum insan gücüde otomasyon sistemlerinin kurulmasıyla gelişmektedir. Günümüzde de otomasyon denince mekatronik akla gelmektedir. Kısacası Mekatronik minimum insan gücünün ihtiyaç duyduğu yerdeki o insan gücü diyebiliriz. Yani vazgeçilmezidir.
Bu mesleği seçmek isteyen gençlere ne gibi tavsiyeleriniz olur?
Bu mesleği seçecek gençlerin öncelikle disiplinli bir yapıya sahip olmalarını tavsiye etmemiz gerekir. Çünkü bu yapıya sahip olmayan gençlerin bu alanda başarılı olması biraz zordur. Fakat bu alanda kendini geliştirebileceğine inanan, gençlerin ise kesinlikle bu alanı tercih etmelerini öneniriz.
Gelecek korkusu olmayan bir çalışma alandır. Günümüzde bir çok alanda gelecek korkusu yaşanırken, gelişen sanayi her zaman minimum da olsa insan gücüne ihtiyaç duymaktadır. Bu fiziksel de olabilir fikirselde… İşte bu noktada mekatronik alanında çalışanlara çok ihtiyaç olacaktır. Ayrıca yurt dışında da geçerliliği olan ve ihtiyaç olan bir çalışma alanıdır. Hatta ülkemizde bazı üniversitelerde bulunan mekatronik bölümleri, Almanya gibi sanayi devlerinin sahip olduğu bazı üniversitelerle ortak eğitim vermekte, öğrenciler eğitimlerinin bazı evrelerini buralarda görmektedirler. Ondan bu alana ilgi duyan ve temel disiplin özelliğine sahip gençlerin tercih etmesini tavsiye edebilirim.
On5yirmi5.com