Liselilerden Eğitim Sistemine Sert Eleştiri

Eğitim Güncel
Maltepe Üniversitesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırma ve Uygulama Merkezi’nden Sosyoloji Bölümü öğretim elemanları, Bahattin Akşit, Belma T. Akşit, Esra Köten Peker ve Seval Gülen tarafından...
EMOJİLE

Maltepe Üniversitesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırma ve Uygulama Merkezi’nden Sosyoloji Bölümü öğretim elemanları, Bahattin Akşit, Belma T. Akşit, Esra Köten Peker ve Seval Gülen tarafından gerçekleştirilen “Türkiye’deki Sosyo-Kültürel Değişmeler Hakkında Liseli Gençlik Ne Düşünüyor?” başlıklı araştırmada Liseli Gençlik ile ilgili çok çarpıcı sonuçlar elde edildi.

Maltepe Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğrencilerinin de her adımına katıldığı niceliksel araştırmanın geçici sonuçlarından bazıları şöyle:

Son on yıl ve özellikle son yılda, Orta Doğu ülkelerinde yaşanan olaylar, Türkiye modernleşmesinin bütün dünyada tartışılmasına yol açmıştır. Türkiye modernleşmesinin taşıyıcıları ve aktörleri olan yurttaş öznelerin temel oluşumları ilk ve orta öğretim kurumları tarafından oluşturulmaktadır. Türkiye modernleşmesinde eğitim kurumlarının ve eğitim politikalarının rolü son derece önemlidir. Bu araştırmada toplumsal ve kültürel yapıların gelecekteki taşıyıcıları ve öznelerinin niteliklerinin, değerlerinin, tutumlarının ne olacağı ortaya konulmaya çalışılmıştır.

Araştırma, İstanbul Anadolu yakasında bulunan düz devlet liseleri, Anadolu liseleri, meslek liseleri, imam-hatip ve özel liseler arasından istatistikî yöntemlerle seçilen 45 lisede uygulanmış ve 2356 öğrenciden bilgi toplanmıştır.

Yüzde 56’sı kız öğrenci olan katılımcıların yüzde 85’i büyükşehirlerden birisinde doğmuştur. Katılanların önemli bir çoğunluğu, 15-17 yaş ve 9.-11.sınıf aralığındadır. Örneklemdeki öğrencilerin lise türlerine göre dağılımı şöyledir: %48’i Meslek lisesi, %39’u Düz lise ve Anadolu lisesi, %8’i İmam-Hatip lisesi ve %6’sı özel lise. Öğrencilerin annelerinin %30’u lise ve üstü eğitime sahipken, babalarının %44’ü lise ve üstü eğitime sahiptir.

Katılımcılar, sahip oldukları kaynaklar açısından incelendiğinde şunlar dikkat çekmektedir: Öğrencilerin yüzde 63’nün kendine ait bir odası vardır, ancak bu oran özel lise öğrencilerinde yüzde 79 olup imam-hatip lisesi öğrencilerinde yüzde 58’dir. Öğrencilerden kredi kartı sahibi olanlar yüzde 9 düzeyindedir. Bu yüzde özel liselerde 26’ya kadar yükselmekte, düz lise öğrencilerinde ise yüzde 4’e düşmektedir.

Modern ve post-modern iletişim araçları kullanarak dünya ile ilişki kurma biçimleri iki grupta sorgulanmıştır: Birinci grupta gazete, radyo, TV gibi klasik modern medya araçları, ikinci grupta ise internet üzerinden gelişen sosyal medya ile post-modern sanal dünyada iletişim kurma araçları dikkate alınmıştır.

RADYO CAN CEKİŞİYOR, GAZETE ORTADA, TV VE ÖZELLİKLE İNTERNET YÜKSELİŞTE…

Gazete ile haberleri takip etme konusunda “her zaman” diyen liseliler yüzde 22 düzeyindedir. Gazete okuma, “Arasıra” seçeneği ile birlikte ele alınınca yüzde 70 civarındadır. Ancak bu oran, radyo ile karşılaştırıldığında iyi bir konumdadır. Ancak, gazete okuma televizyon (%89) ve internetin (%78) gerisinde kalmaktadır. Gazete okuma yüzdelerinin en yüksek olduğu lise türü yüzde 27 ile özel liselerken, hemen onun arkasından imam-hatip liseleri gelmektedir. Ara sıra gazete okuma da eklenince özel liseleri Anadolu liseleri takip etmektedir.

Radyo ile haberleri takip etme yüzdeleri ise bütün lise türlerinde çok düşüktür. “Her zaman takip ediyorum” diyenlerin en yüksek olduğu lise türü yüzde 8 ile Anadolu liseleridir. Her zaman ve ara sıra birleştirildiğinde, özel liselilerin takip etme yüzdesi 6’ya çıkmaktadır. Ancak bu bile çok düşüktür. BBC’nin Türkçe radyo yayınlarına son vermesinin arkasında böyle bir gerçeklik olduğu düşünülmektedir. Nazım Hikmet ve Bertold Brech gibi modern dönem yazar ve şairlerinin aşkla bağlandığı radyo postmodern çağda can çekişmektedir.

TELEVİZYON DİNDEN ÖNCE GELİYOR

Televizyon lise gençliği arasında yüzde 90 civarında izlenmektedir.

İnternet, iletişim ve enformasyon teknolojileri devriminin sembolüdür; ağ toplumunun ve postmodern gerçek sanallık kültürünün ortamıdır. İnternet üzerinden dünyadaki olayları izleme yüzde 78 oranındadır. Ancak İnternet üzerinden gerçekleşen sosyal-medya veya sanal arkadaşlık sitelerine üye olmak açısından Facebook yüzde 91 izlenme oranı ile en önde gelmektedir. Facebook’u, interneti diğerlerine göre daha az izleyen imam-hatip liseliler bile yüzde 86 düzeyinde izlemektedirler. Twitter’ı takip edenlerin yüzdesi Facebook’un dörtte biri (%22) bile değildir. Twitter, popüler kültür çerçevesinde tanınmış olan veya şöhret olan ve dolayısıyla izleyicileri olan kişiler ve onların izleyicilerini buluşturması yanında yerel olayları anında duyurmayı mümkün kılan bir iletişim ağıdır. Ulusal bir soysal medya ağı olan Yonja bu araştırmaya katılan öğrencilerin uyarısı ile sorular arasına alınmıştır ve oldukça düşük olan bir izlenme düzeyi (%5) vardır.

Liseli öğrencilerin hayatta vazgeçemeyecekleri eylemleri, etkinlikleri ve alışkanlıkları ortaya çıkartılmaya çalışılmış ve on iki eylem, hobi, etkinlik, alışkanlık listesi verilmiş ve bu listedekilerden hangilerinden vazgeçemeyeceklerini işaretlemeleri istenmiştir. Tüm öğrenciler ele alındığında, vazgeçilemeyeceklerin başında “arkadaşlar” (%77), “müzik” (%75), “internet” (%67) ve “dini inanç” (%60) gelmektedir. Bu sıralama, imam-hatip öğrencileri arasında “dini inanç” en başa gelerek (%99) değişmekte, dini inancı “arkadaşlar” (%78), “müzik” (%62) ve “kitap” (%52) takip etmektedir. Anadolu liseleri ve özel liselerde “arkadaşlar” ve “müzik” en vazgeçilemeyecek etkinliklerdendir.

Liseli öğrencilere yaz tatili ve yurtdışı deneyimleri de sorulmuştur. Tüm öğrenciler dikkate alındığında, “memlekete gitme” öğrencilerin üçte birinin yaptığı etkinlik olarak ortaya çıkmaktadır. Her ne kadar örneklemdeki öğrenciler büyükşehir ve kent doğumlu iseler de, bir kısmının ailelerinin köy/memleket ile ilişkileri devam etmektedir. İmam-Hatip liselerinde okuyan öğrenciler açısından “memlekete gitme” yüzde 53’ü bulmaktadır. Özel liselerde ise yazın “deniz kenarına gitmek” öne çıkmaktadır (%41).


LİSELİ ÖĞRENCİLER YURT DIŞINDA YAŞAMAK İSTİYOR …

Araştırmaya katılan öğrencilerin yurtdışı deneyimleri özel lise öğrencileri dışında oldukça sınırlıdır. Ancak, yurtdışında yaşamak isteyenlerin yüzdelerinin bütün lise türlerinde yüksek oluşu dikkat çekmektedir: Anadolu lisesi öğrencilerinin üçte ikisi, imam-hatip lisesi öğrencilerinin yarısı yurtdışında yaşamak istemektedirler.

Öğrencilerin Türkiye’yi hangi ülkeler grubuna katılmış olarak görmek istedikleri de yurtdışında yaşama isteği kadar önemlidir. Öğrenciler göre “Avrupa Birliği”, Türkiye’nin katılabileceği ülkeler grubunun başında gelmekle birlikte yarıdan azı bunu ifade etmiştir (%42). Bu anlamda bir sonraki ülke grubu “İslam dünyası” olup katılımcıların beşte biri tarafından anılmıştır. “Hiçbir gruba katılmayalım” diyenler de yüzde 15 düzeyindedir. Lise türleri arasındaki varyasyon açısından incelendiğinde, özel lise öğrencileri arasında “hiçbir gruba katılmayalım” diyenler (%20) ile “Türkî dünyaya katılalım” diyenler (%19) “Avrupa Birliğine katılalım” (%35) diyenlerden sonra gelen iki grup olmuştur. İslam dünyasına katılma düşüncesi en fazla (%64) imam-hatip öğrencileri arasındadır.

EVRİME İNANIYORLAR

Araştırmanın en dikkat çeken kısmı ise liselilerin yarıya yakınının evrime (Darwinizm)inanmaları. Evrime inanan liseliler arasındaki en düşük oran İHL’lerde. Dini eğitimin ağırlıklı olduğu İmam-Hatip Liseleri’nde bile evrime inananlaırn oranı ise yüzde 40.

MATEMATİK VE FEN EĞİTİMİ HEDEFİNE ULAŞAMIYOR…

Liseli öğrencilerin matematik ve fen konusundaki tutumları da çalışılmıştır. Lise öğrencilerinin katıldığı bir uluslararası yarışma olan PISA sınavlarında öğrenciler fen, matematik ve anadilden sorular çözmektedirler. Bu testlerin ilk sıralarda, bazı Avrupa ülkelerinin yanı sıra Çin, Güney Kore gibi bazı ülkeler de bulunmaktadır. Türkiye’den katılan öğrenciler maalesef alt sıralarda yer alabilmektedirler. Bu araştırma sonucunda, Anadolu liseleri ve özel liselerde fen ve matematiğe karşı daha olumlu bir tutum görülmüştür. Ancak, ülke olarak liselerimizde matematik ve fen bilimlerine karşı doğru yaklaşımı gerçekleştirebildiğimizi söylemek pek mümkün olamamaktadır.

LİSELİ ÖĞRENCİLER EĞİTİM SİSTEMİMİZİ KIYASIYA ELEŞTİRİYOR…

Liseli öğrencilerin Türkiye’deki eğitim sistemi hakkındaki düşünceleri de açık uçlu sorularla ortaya çıkartılmaya çalışılmıştır. Yüzlerce görüş gruplanmaya çalışılmıştır. Bütün bunların sonucu olarak katılımcıların önemli bir çoğunluğunun (%61) orta öğretimdeki eğitim sistemine karşı eleştirel olduğu görülmektedir. Çok eleştirel ve çok karşı olanlar altıda bir düzeyinde olup beğenenler katılımcıların onda biri düzeyindedir.