Tuba OLĞAÇ’ın haberi…
Gençlere mesleki tercihlerinde yardımcı olabilmek için hazırladığımız dosya kapsamında bugün Kozmetoloji bölümünü tanıtacağız. Bu bölümü bitirenler nerelerde çalışabilirler, maliyetli bir bölüm müdür, öğrenim sırasında ne gibi eğitimler veriliyor? Tüm merak edilenleri Kosova Kozmetoloji Profesyonelleri Derneği Başkanı ve Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Saç Bakımı ve Güzellik Hizmetleri (Kozmetoloji) bölüm başkanı Öğretim Görevlisi Vali Gjinali ile konuştuk.
Kozmetoloji nedir, kozmetologlar ne iş yaparlar?
Kozmetoloji terimi günümüzde Amerika Birleşik Devletleri’nde ve Avrupa ülkelerinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu terim daha önce o ülkelerde Hair and Beauty olarak geçmekteydi ki, bunun Türkçe karşılığı da saç bakımı ve güzellik hizmetleridir. Fakat bu zamanla değiştirildi ve Kozmetoloji terimi kullanılmaya başlandı. Bunun da kullanım amacı bütün uygulamaları içinde barındırmasından olmuştur. Saç bakımı ve güzellik hizmetleri denildiğinde isminden biz sadece saç bakımı ve güzellikle olan kısımları anlayabiliriz. Fakat bu dal makyaj ve çeşitleri, vücut bakımı, epilasyon – depilasyon, masaj, manikür – pedikür ve hatta kozmetik ürün kullanımını da içinde barındırdığı için kozmetoloji bunun tek bir isim altında toplanmış biçimidir.
Türkiye’de de bu isimde çalışmalarımız vardı fakat buna eczacılar karşı çıkmaktadır. Çünkü Eczacılık fakülteleri altında Farmasotik Teknoloji Anabilim Dalı Kozmetoloji Bilimdalı var. Ama unutulmamalıdır ki Farmasotik Kozmetoloji kozmetik ürünlerin üretim boyutuyla, Kozmetoloji ise uygulama boyutuyla ilgilenmektedir. Buna da ABD ve Avrupa’daki örneklerden yola çıkarak Uygulamalı Kozmetoloji veya Kozmetoloji Profesyonelleri isimleri verilebilir. Bu ikisi birbirinden çok farklıdır.
Bu bölümü seçen gençler ne gibi eğitimler alırlar?
Kozmetolog olmak isteyenlerin, en başta bu alanla ilgili teorik bilgilerle donatılması, daha sonra alınan teorik bilgilerin uygulamalarla desteklenmesi gerekmektedir.
Bu bölümün müfredatında yer alan derslerden biri “saç bakımı ve yapımı”dır. Bu dersin içerisinde saça geçici ve kalıcı şekil verme, perma, topuz işlemleri, saç renklendirme teknikleri, saç biçimlendirme, kesim teknikleri, saç bakımları gibi konular verilir.
“Cilt bakımı teknikleri ve uygulamaları” dersinde ise klasik cilt bakımları, akne bakımları, yüzeysel peeling yöntemleri, cilt ihtiyaçlarına uygun maske kullanımları ve özel cilt bakım yöntemlerinin eğitimi verilir.
“Vücut bakım teknikleri ve uygulamaları’’ dersi kapsamında ise selülit bakımları, vücut sıkılaştırma ve inceltme uygulamaları, lenf drenaj, pasif jimnastik ve daha birçok bakım yöntemi öğretilmektedir.
‘’Makyaj’’ dersinde ise güzelleştirici makyaj, kamuflaj ve düzeltici makyaj, sahne ve objektif makyajı, televizyon film tiyatro makyajları ve ülkemizde çok fazla uygulanamayan özel efekt ya da plastik makyaj eğitimi verilir.
Ayrıca teorik olarak işlenen Anatomi – Fizyoloji, Kimya, Kozmetik ürünler gibi derslerin eğitimini de alırlar.
Bölümün ne gibi zorlukları vardır? Maliyetli bir bölüm müdür?
Bölüm uygulama ağırlıklı olduğu için uygulama alanlarında zorluklar yaşanabilir. Uygulama yeteneği çok fazla olmayan kişilerin daha fazla çalışıp el becerilerini geliştirmeleri gerekmektedir. Herkes her konuya tam anlamıyla hakim olmayabilir, muhakkakki en çok sevdikleri alanlar üzerine daha çok çalışıp o alana ait olan uygulamaları daha iyi yapabilirler. Ama tam anlamıyla bir Kozmetolog (Saç Bakımı ve Güzellik Hizmetleri uzmanı) olabilmeleri için bütün uygulamaları doğru bir şekilde ve eksiksiz yapabilmeleri gerekmektedir. Tabi bu da ilgi ve alakalarının yüksek olması gerektiği anlamına gelir.
Bu bölümü okumak tabi ki bir maliyet gerektirir, çünkü bütün uygulamalarda kozmetik ürün kullanarak işlem yapmaktayız. Örneğin saç ile ilgili uygulamaları öğrenmek istediklerinde ilk önce gerçek saçtan yapılmış bir kuaför eğitim kafası mankeni almaları gerekir. Bu manken kafası üzerinde fön, maşa, topuz, kesim, perma, boyama teknikleri vb. uygulamaları öğrenebilecekledir.
Saç bakımı ve yapımında, cilt bakımı, vücut bakımı, makyaj ve diğer dersler için de aynı şekilde o derste kullanılması gereken araç, gereç ve kozmetik ürün satın almaları gerekir. Bu nedenle de bu bölümün diğer bölümlere göre daha maliyetli olduğunu söyleyebiliriz.
Mesleğe ilgi ve talep nasıl?
Türkiye’de kozmetoloji sektörü çok ciddi paylara sahiptir, en son yapılan araştırmalara bakıldığında günümüzde hizmet sektörü diğer sektörlere göre 1 adım öndedir. Türkiye’nin her semtinde hatta her mahallede birkaç kuaför salonu veya güzellik salonu bulunmaktadır. Bu salonlarda çalışanların bir kısmı çıraklık-ustalık eğitimleri ve Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olan özel kurslar alırken diğer bir kısmı da Yüksek Öğretim Kurumuna bağlı olan Saç Bakımı ve Güzellik Hizmetleri ön lisans programından veya 4 yıllık programdan mezun olup işletme sahibi olabilmektedirler.
Son yıllarda bu mesleğe olan ilgi ve talep daha çok artmış durumdadır, buna kanıt olarak daTürkiye’nin değişik illerinde açılan Saç Bakımı ve Güzellik Hizmetleri ön lisans programlarını örnek olarak verebiliriz. Ayrıca her geçen yıl bu bölümde okuyan öğrencilerin sayılsında da bariz bir artış gözlemlenmektedir.
Bu bölümü bitiren kişiler nerelerde çalışabilirler, iş olanakları nasıldır?
Saç Bakımı ve Güzellik Hizmetleri programından mezun olan kişiler, kuaför salonları ile güzellik merkezlerinde, ‘saç tasarımcısı ve estetisyen olarak’, sahne, televizyon, tiyatro ve stüdyolarda ‘Makyaj sanatçısı olarak’ , Spa ve hotellerde ‘Spa terapisti’ olarak, kozmetik satış merkezlerinde ve birçok alanda mal ve hizmet üretimi gerçekleştiren firmalarda uzman ve yönetici pozisyonlarında çalışabilirler. Bununla birlikte özel ve kamu eğitim kurumlarında ihtiyaç halinde eğitici olarak da çalışabileceklerdir.
Kozmetolog olmak isteyenlerin hangi özelliklere sahip olması gerekir? Mesleği seçmek isteyen gençlere ne gibi tavsiyeleriniz olur?
Bu mesleği sevmeleri gerekir. Bir Kozmetoloji uzmanının müşterilerini dikkatlice dinleyerek etkili iletişim kurabilmesi, meslekle ilgili teknik bilgi ve beceriye sahip olması gerekiyor. Bunun yanında yaratıcı, yenilikçi, araştıran, mesleğinin gelişmesine katkıda bulunan, alanıyla ilgili gelişmeleri takip ederek kendini sürekli yenileyen, eğitim ve seminerlere katılan, özgün fikirlere sahip kişilerin de bu alanda başarılı olabileceğini söylemek gerekir. Çözümleyici bireyler olarak bilinçli ve profesyonel meslek elemanları olmalıdırlar. Teorik bilgilerini pratik becerileriyle birleştirebilen topluma faydalı uzman özelliklerine sahip olmaları da gerekmektedir.
Peki plastik makyaj nedir,? Plastik makyajla uğraşmak isteyenler nereden başlamalılar?
Plastik makyaj ya da bir diğer değişle özel efekt makyajı… Bu makyaj türünün kullanım alanları çok geniştir. Plastik makyaj genel olarak sinema, televizyon ve tiyatrolarda sıkça kullanılır, oyuncularının belli bir tipi canlandırmak üzere makyaj uzmanlarının uyguladığı boya ve özel efekt makyaj malzemeleriyle yüz ve vücutta yaptıkları değişiklikler olarak nitelendirilir.
Plastik makyajla oyuncunun canlandırmak istediği role makyaj uzmanının yapacağı efektlerle daha iyi adepte olması ve bu makyajın gerçeği yansıtması hedeflenir. Bunlar; bilim kurgu, dram, müzikal, komedi, korku, savaş vb. film çalışmaları sayılabilir.
Plastik makyajda bir insan inandırıcı ölçüde yaşlanılabileceği gibi, yaşlı bir oyuncuya genç bir görünüm kazandırılabilir. Bunların haricinde plastik makyajla yara – yanık makyajları, yırtık, morluk, çürük, ateşli silahlarla yaralanma makyajları, kesici veya delici silahlarla yaralanma makyajları, travma ve eski yara makyajları, trafik kazası geçirmiş kişi makyajları yapılabilir. Hatta bir kişiyi yaratık görünümüne bile getirebilme imkanımız vardır. Ayrıca aklınıza gelebilecek olan ve Hollywood sinemalarında gördüğünüz bütün özel efekt makyaj türlerini de kapsar.
Plastik makyajı öğrenmek isteyen kişilerin ilk önce özel efekt malzemelerini tanıması gerekir. Diğer taraftan da vücut anatomisini bilmesi gerekir, çünkü bir yaşlandırma yapılacaksa hangi bölgelerin sarkacağını bilmesi, bir morluk izi yapacaksa da hangi kısmın morarabileceğini bilmesi gerekir. Bu makyaj türü biraz bilgiye ve gözleme biraz da hayal gücüne bağlıdır, ama bu işi ilk yapmaya başlayan kişiler makyajda daha dramatik ve çarpıcı bir görüntü vermek istedikleri için aşırıya kaçabilirler. Aşırıya kaçmadan gerçeğe yakın olanı yansıtmaları yeterli olacaktır.
İyi bir makyöz olmak için el becerisi yeterli midir?
İyi bir makyöz ya da makyör olabilmek için el becerisi önemlidir, fakat bunların dışında daha birçok şeye ihtiyaç duyulmaktadır. Ana hatlarıyla bahsedecek olursak ilk başta makyaj trendleri takip edilmelidir. Makyaj türleri çok iyi bilinmelidir, yapacağınız makyaj doğal makyaj mı, gece makyajı mı, gelin makyajı mı, özel gün makyajı mı, fantastik veya sahne makyajı mı? Makyaj türlerinin kendilerine özgü teknikleri vardır ve kullanılan ürünler de bu bağlamda farklılık gösterir.
Yüz kemiklerinin ve kasların anatomik yapısının da bilinmesi gerekir. Zira hiçbir yüz birbiriyle aynı değildir bu yüzden makyajda kullanılan teknikler yüz özelliklerine ve göz yapılarına göre değişebilir. Bunların dışında bir de makyajda kullanılan renkleri ve o renklerin nasıl karıştırılması gerektiği bir makyaj uzmanının bilmesi gereken temel kurallarıdır.
Yabancı filmlerde pek çok plastik makyaj örneğine rastlarken ülkemizde film ve dizilerde nadiren plastik makyaj örneklerine rastlıyoruz bunun nedeni nedir? Film ve 
dizilerdeki makyajı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yabancı filmlerde yıllardır iyi plastik makyajlar uygulanıyor. 2006’da Kaliforniya’daydım ve Hollywood stüdyolarını ziyaret etme fırsatı buldum. Orada bizim halen görmediğimiz teknikler uygulanıyordu. Makyaj efektleri, bilgisayar efektleriyle destekleniyordu. Sadece plastik makyaj üzerine Los Angeles ve Hollywood’ta eğitim veren çok sayıda okul bulunuyor. Bundan dolayı Hollywood filmlerinde yapılan makyajlar da son derece profesyonel oluyor. Birkaç örnek verecek olursak Benjamin Button, The Walking Dead, The Hunger Game filmlerinin makyajlarını sayabiliriz.
Biliyorsunuz Türkiye’de çekilen bazı filmler için Avrupa ve Amerika’dan makyaj uzmanları getirtilip plastik makyaj yaptırılıyor. Bu da demektir ki, ülkemizde bu işi gerçek anlamda yapanların sayısı çok az. Zaten bunu film ve dizilerden de görebilmekteyiz. Bazı filmlerde kullanılan plastik veya diğer bir değişle özel efekt makyajlar içler acısı durumda… Örneğin jiletle bir kesik yarası yapılmış. Ama görünüşü bambaşka çünkü jiletle kesilen bir yaranın izi daha incedir. Kan kıvamı sulu olup, açık renktedir ama biz bu yara izini ekrandan kalın ve kanı pıhtılaşmış olarak görüyoruz. Kanın pıhtılaşması için birkaç saat geçmesi gerekir.
Diğer bir örnek ise kendisini silahla öldüren bir kişiye yapılan makyajdır. Alın ya da şakak kemiğine Gum malzemesi uygulayarak bir kabartma yapılmış ve etrafı kanlarla boyanmış. Böyle bir kurşun yarası yapılacağına, kaç milimetrelik mermi kullanılmış, gerçekte o mermi vücutta nasıl bir iz bırakır, vücutta açılan deliğin boyutu nedir, kurşunun vücuda girdiği açı nedir, tüm bunların hesaplanması ve ona göre makyaj yapılması gerekir. Silahla intihar eden kişilerde yakın mesafeden ateş edildiği için bir miktar barut görüntüsü de olması gerekir ama maalesef ülkemizdeki filmlerde bu tür çalışmalara ben rastlayamadım.
Dizilerdeki makyajları değerlendirecek olursak, güzelleştirici makyajlarda çok büyük bir eksiklik gözlemleyemedim, ancak bazı dizilere oyunculara yapılan makyajlarda oyuncunun yüz şekline uygun yapılmadığını görebilmekteyiz. Bazen gündüz çekimlerinde gece kullanılması gereken makyajlar yapılıyor, abartıya kaçmış oluyor. Özellikle fondöten kullanımında ciddi hatalar görüyorum, sadece yüz bölgesine uygulanıyor, boyun ve kulaklara uygulanmıyor, ekrandaki ışıklardan dolayı da yüz başka bir renk boyun ve kulaklar ise başka bir tonda kalabiliyor.
İyi bir makyaj nasıl olmalıdır?
İyi bir makyaj yapılması için birçok şeye dikkat edilmelidir. Kullanacağımız makyaj türü hangisi olursa olsun ilk önce kişinin kafa ve yüz yapısını, göz, kaş ve dudak yapıları, ayrıca cilt rengi de dikkate alınmalıdır. Bu noktalara dikkat edildikten sonra makyajın ilk işlemi olarak ten makyajı yapılmalıdır. Kişinin yüzündeki en güzel hatları aydınlatma tekniğiyle vurgulanarak ön plana, çok fazla beğenmediğimiz veya kişide kusur olarak gördüğümüz hatları ise gölgelendirme tekniğiyle geri plana itmemiz gerekir.
Ten makyajını tamamladığımızda ise göz makyajına geçilir, burada da dikkat edilmesi gereken şey gözlerin yapısıdır. Gözler birbirine yakınsa dikkati göz uçlarına çekebileceğimiz gölgeler ve renkler tercih etmemiz gerekir. Gözler birbirinden uzaksa tam tersi işlem gerçekleştirip gözleri yaklaştırıcı işlem uygulamamız gereki. Bir diğeri de çukur, düşük, küçük veya büyük gözlere de aynı şekilde göz makyajının daha güzel gözükmesi için düzeltici ve güzelleştirici makyaj yapılmalıdır. Kullanılacak likit ve rimel pürüzsüz olmalıdır, dudak makyajı için de aynı teknikler uygulanabilir. Dudak kontörü çekilerek dudakta asimetriklik varsa onarılabilir.
Ben makyaj yapmayı bir yapboz olarak görüyorum, yapbozda bir parça eksik ise resim tamamlanamaz. Makyajda da aynı şekilde, kusursuz bir makyaj için yüzün her bölgesiyle ayrı ayrı çalışıp her ayrıntıya dikkat edip, büyük bir özveri ve istekle çalışırsak ancak o zaman bütünü görebilmek mümkündür.
Tekstil ve Moda Tasarım bölümü için tıklayın…
Radyo Sinema ve Televizyon bölümü için tıklayın…
Yazılım Mühendisliği için tıklayın…
Özel dedektiflik için tıklayın…
Aile ve Evlilik terapistliği için tıklayın…
Bilişim hukuku uzmanlığı için tıklayın…
Adli Tıp Uzmanlığı için tıklayın…
İş güvenliği uzmanlığı için tıklayın…
Finans Analistliği için tıklayın…
Ortodonti uzmanlığı için tıklayın…
Mekatronik Mühendisliği için tıklayın…
Şehir ve Bölge Planlama için tıklayın…
Fizik tedavi ve Rehabilistasyon uzmanlığı için tıklayın…
Enerji uzmanlığı için tıklayın...
on5yirmi5.com