Çakma Sol Özgürlük Karşıtı!..

Eğitim Güncel
Haber: Arzu Erdoğral Türkiye Gençlik Birliği üyeleri “YÖK’ün, başörtülü kızların sınıftan atılmaması ile ilgili olarak aldığı karar nedeni ile YÖK Başkanı Prof.Dr. Yusuf Ziya Özcan ha...
EMOJİLE

Haber: Arzu Erdoğral

Türkiye Gençlik Birliği üyeleri “YÖK’ün, başörtülü kızların sınıftan atılmaması ile ilgili olarak aldığı karar nedeni ile YÖK Başkanı Prof.Dr. Yusuf Ziya Özcan hakkında suç duyurusunda bulundu. Bu girişim, ‘gençler üniversiteler de özgürlük istemiyor mu?’ tartışmalarını başlattı. Öte yandan üniversitelerde güven ortamının sağlanabilmesi için sivil polis görevlendirilmesi ile ilgili olarak YÖK’ün, solu bitirmek istediği, (hatta gelişmeler garip bir noktaya bağlanarak) başörtüsüne karşı olanların özgürlüklerinin kısıtlanacağı iddia edildi.

Bir yandan özgürlüklerin kısıtlanmasını savunanların, diğer yandan özgürlükler kısıtlanıyor demesi çelişkilere neden olurken, konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Cumhuriyet eski Savcısı Gültekin Avcı, on5yirmi5’e çarpıcı açıklamalar da bulundu.

Cumhuriyet eski Savcısı Gültekin Avcı

İLLEGAL FAALİYET ÖZGÜRLÜĞÜ OLMAZ
Üniversiteler birçok kitlenin ve olayların olduğu yerler. İstanbul Hukuk Fakültesi’nin mesela 1960 darbesinde, ne kadar önemli bir rol ifa ettiği, keza 12 Eylül 1980 darbesi öncesinde üniversitelerde ne derece illegal faaliyetler, hatta terör faaliyetleri icra edildiği ortada… Dolayısıyla üniversitelerde sivil polis birimlerinin unsurlarının olması özgürlüklere müdahale olarak nitelendirilemez. Bunu başörtülülere karşı çıkanların özgürlüklerine müdahale olarak nitelendirilen eğer illegal faaliyet içerisindeyseler ise illegal faaliyet yapma diye bir özgürlük yok ki Türkiye’de… Polis illegal faaliyetlerde bulunanların illegal girişimlerine müdahale eder. İllegal faaliyet özgürlüğü olmadığı için, bu faaliyeti icra etmesine engel olur. Dolayısı ile üniversitelerde sivil polisin olmamasını, biz illegal faaliyetler yapıyoruz, kanuna nizama, hukuka aykırı fikirlerimiz var, yıkıcı fikirlerimiz var, polis olunca bunları yerine getiremeyiz demek… Tabiî ki polis hukuka göre, anayasaya göre görevini ifa eden bir birim olduğuna göre ve illegal faaliyet göstermeyen hiç kimsenin fikrine karışmayacağına göre özgürlüğün kısıtlanması gibi bir durum söz konusu olmaz.

STATÜKO PARTİLERİNİN ARKA BAHÇESİ

Gençlik hareketi, özgürlükçü bir hareket olsaydı herhalde başörtüsüne getirilen kısıtlamalara öncelikle karşı çıkması gerekirdi. YÖK Başkanı’nın yaptığı uygulama tamamıyla YÖK mevzuatı çerçevesinde, bürokratik bir aygıt olarak kendi yetkilerine dayanarak yaptığı bir uygulama… Bu YÖK’in yetkilerini aştığı şeklinde değerlendirilebilecek bir davranış değil… Türkiye’de başörtüsünü yasaklayan hiçbir kanun yok… Eğitim özgürlüğü ancak kanunla sınırlandırılabilir. O da çok istisnai durumlarda… Türkiye’de eğitim öğretim özgürlüğünü kısıtlayan hiçbir kanun yok… Dolayısı ile Türkiye Gençlik Birliği’nin siyasal bir parti edasıyla böyle bir girişimde bulunması özgürlükçü olmadığını, gerçek sol bir standarda da sahip olmadığını, gerçek bir solcu böyle davranmaz çünkü… Gerçek bir solcu, ezilenin yanındadır. Gerçek solcu değişimin yanındadır. Gerçek solcu statükoya karşıdır. Dolayısı ile bunlar solcu geçinen ama bazı statüko partilerinin arka bahçesi gibi faaliyet gösteren, gerektiğinde de illagalite de gösteren unsurlar bunlar. YÖK Başkanı’nın talimatı son derece doğru zaten başörtüsü sorunu uygulama da çözülebilecek durumda… Başörtülü kızlarımızın üniversiteye girmesini engelleyen özel güvenlik görevlileri… Özel güvenlik görevlilerinin 5188 sayılı Özel Güvenlik Kanununa göre, Özel Güvenlik Görevlilerinin başörtüsü kızları üniversiteye girmekten men etme gibi bir yetkileri yok. Suç işliyorlar aslında her yaptıklarında… Bu durumda valiler devreye girebilir. İç İşleri Bakanı valilere bir talimat gönderse, Valiler de, ilde ki tüm Özel Güvenlik Birimlerinin de amiri olduğuna göre, bunu rahatlıkla uygulayabilir. Yani uygulama da çözülebilir. Dolayısı ile o zaman öğretim üyeleri Özel Güvenlik Görevlileri gibi çalışmak zorunda kalacak. Bu da onların kendi bilecekleri iş… Bu rezilliğe katlanacaklarsa yaparlar. Dolayısı ile üniversiteler de polisin bulunmasına karşı çıkanlar kitleler ancak illegal faaliyet içerisinde bulunup, polisin gözü önünde bunları yapamayız diye kaygı duyan kitlelerdir.