Elinden geldiği kadar onları okutmaya çalıştı. Şimdi ise babasının göndermediği okula onu kızı gönderdi. Onun şimdi gururla taşıdığı diploması var!
Altındağ Belediyesi’nin başlattığı Yetişkin Okuma Yazma Programı’nda eğitim gören kursiyerler düzenlenen törenle sertifikalarını aldılar.
Altındağ Belediyesi‘nin başlattığı Yetişkin Okuma Yazma Programı‘nden mezun olan kursiyerlerden 55 yaşındaki Güllü Durmaz, sertifikasını alırken “Babam beni okutmadı, ufak yaşta evlendirdi. Sonra kendim anne oldum, çocuklarımı okutmaya çalıştım. Sonunda kızım Süreyya merkezde okuma yazma kursu açıldığını söyledi ve beni yazdırdı” dedi.
Altındağ Belediyesi İshak Ağa Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi’nde devam eden Yetişkin Okuma Yazma Programı’nda eğitim gören 30 kadın ve bir erkek, düzenlenen törenle sertifikalarını aldı. İshak Ağa Konağı’nın arka bahçesinde gerçekleştirilen ve oldukça neşeli bir geçen törende üyeler bol bol eğlendi. Yaklaşık üç ay süren okuma – yazma I ve II’nci kademe kurslarını başarıyla bitiren öğrenciler sertifikalarını öğretmenleri Emrah Topçu ve Merkez Sorumlusu Sema Furtuna’dan aldılar.
BABASI EVLENDİRDİ, KIZI OKUTTU
Törende sertifika alan dokuz çocuk annesi 55 yaşındaki Güllü Durmaz‘ın öyküsü, dinleyenleri duygulandırdı. Güllü Durmaz babası izin vermediği içi okuyamadığını söyleyerek “Beni okutmadı, ufak yaşta evlendirdi. Sonra kendim anne oldum, çocuklarımı mümkün mertebe okutmaya çalıştım. En sonunda kızım Süreyya merkezde okuma yazma kursu açıldığını söyledi ve beni yazdırdı. Babam okutmadı, kızım okuttu” diye konuştu.
Başlarda zorlandığını ancak zamanla hem kursa hem de okumaya alıştığını kaydeden Durmaz, “Şimdi harfleri birbirine çatıyorum ama istediğim hızda okuyamıyorum. Evim konağın karşısı. Kışın da geleceğim, okumamı hızlandıracağım” diyerek okuma azmini gösterdi.
SINIFIN TEK ERKEK ÖĞRENCİSİ
Törende sertifika alanlar arasında ilginç simalardan biri de 43 yaşındaki Bülent Özgezek oldu. Kursa kız kardeşi Belkıs Özgezek’le birlikte gelen Özgezek’in eşi Derya da merkeze devam etti. Müzisyen olan iki çocuk babası Özgezek, eşi ve kız kardeşi sayesinde ikinci kademeye devam ettiğini söyleyerek “Biz doğduğumuzda annem ve babamın resmi nikâhı yokmuş. Ben kimliğimi 15 yaşında aldım, kız kardeşim de benden birkaç yaş küçüktü. Kimliklerimiz olmayınca okula
gidemedik. Kısmet bugüneymiş” dedi.
Okuma yazma bilmediği için ciddi sıkıntılar çektiğini belirten Özgezek, “Minibüse bineceğim, insanlara soruyordum; hiçbir işimi yardım görmeden yapamıyordum. Ehliyet zaten alamıyorum ki kendi arabam olsun. Yani gerçekten çok sıkıntılı zamanlardı” diyerek yaşadığı zorlukları dile getirdi.
Merkezde açılan okuma yazma kurslarına katılan kız kardeşinden kendisini kursa kaydettirmesini rica ettiğini söyleyen Özgezek, “Tabi merkez, kadınlar için olunca, onların rızası gerekiyordu. Sema Hanım’la konuştuk, kendisi de sağ olsun sınıf arkadaşlarıma fikrilerini sordu. Onlar da rıza gösterince, biz kız kardeşimle yan yana oturup zamanında gidemediğimiz okula başlamış olduk” diye konuştu. Sınıfın tek erkek öğrencisi olmanın zor olduğunu da söyleyen Bülent Bey, “Allah’tan hocamız erkekti de ben de kendimi garip hissetmedim” dedi.
Kurs öğretmeni Emrah Topçu da sınıfından ve öğrencilerinden memnun olduğunu söyleyerek “İki kademeyi birlikte yürüttüğümüz için iki ayrı müfredatımız vardı. Bazı öğrencilerimizle harf düzeyinden başladık, biraz zorlandık. Ancak hepsi azimliydi. Bizi hiç üzmediler, derslere düzenli devam ettiler” dedi.