Haseke kentine bağlı Rasulayn bölgesindeki çatışmalardan kaçan Suriyeliler, son dönemdeki bombardımanlar ve rejime bağlı askerlerin karadan saldırılarında sivillerin özellikle hedef alındığını söyledi.
Ülkelerindeki çatışmalar nedeniyle Türkiye’ye sığınan Suriyeliler, kontrol noktalarında üst aramasının ardından kayıt işlemleri için Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ekiplerince oluşturulan kayıt merkezine götürülüyor.
Ülkelerindeki iç savaş sonrası Türkiye’nin kendilerine kucak açmasından duydukları memnuniyeti dile getiren Suriyeliler, en kısa sürede vatanlarına dönmek istiyor.
Sığınmacılardan Cuma Şabkiy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Rasulayn’a bağlı birçok köyde uçakların sivil halkın yaşadığı bölgeleri bombaladığını, ardından da askerlerin insanları köyden kovduğunu öne sürdü.
Bombardıman sonrası çok sayıda kişinin öldüğünü anlatan Şabkiy, şöyle devam etti:
“Evlerimiz yerle bir oldu, hiçbir şeyimiz kalmadı. Bölgedeki birkaç köy tamamen boşaltıldı. Bizim köyde kimse kalmadı. Demokrasiden, insan haklarından bahsediyorlar ama böyle olur mu? Demokraside sivil halk yerinden edilir mi? Kadınlara tecavüz edip, erkekler öldürülür mü? Her uçak bombaladığında 30-40 kişi ölüyor. Bizden ne istiyorlar? Yoksa düzenimiz iyiydi, geçinip gidiyorduk, mecbur kalmasak ülkemizi, toprağımızı terk eder miydik hiç?”
“Gözlerine naylon damlattılar”
İbrahim Cubur da saldırılarda askerlerin değil, sivillerin hedef alındığını iddia etti.
Bölgeyi terk etmek konusunda uyarılar aldıklarını aktaran Cubur, şöyle konuştu:
“Çocuklar öldü, evler yıkıldı, ekinler yandı, bu yüzden kaçtık. Önce uçaklar vurdu, sonrasında silahlı güçler gelip bizi köyden koydu. Karşı koyanların gözlerine naylon damlattıklarını gördüm. ‘Bölge bizim, buradan gidin’ diyorlar. Arapları bölgeden yollamaya çalışıyorlar. Eğer özgürlük için mücadele etmiş olsalardı, Esed’le savaşırlardı. Bunlar paralı asker.”
Fatma Mukri de Ubade köyünde günlerce bombardımana maruz kaldıklarını, bu yüzden 10 gündür yollara düştüklerini söyledi.
Çocukların yollarda hastalandığını belirten Mukri, her şeye rağmen kendilerine kucak açan Türkiye sayesinde yaşamaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.