Demokratik Hümanist Merkez (CDH) partisinden Brüksel Milletvekili Ahmed El Khannouss, Facebook’ta başlattığı kampanyaya ilişkin mesajında, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının hukuki temeli bulunmamasına rağmen bu konuda parlamentolarda karar alma girişimlerinin bazı seçmenlere mesaj verme çabası, daha da kötüsü bir tür örtülü İslamofobi olduğunu ve bunun kabul edilemeyeceğini vurguladı.
Bazı Belçikalı siyasetçilerin 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını destekleyen girişimlerinin bu tarihi trajedide hiçbir sorumlulukları bulunmayan Belçikalı Türkleri rencide ettiğini belirten El Khannouss, “(Türk kökenli) bu gençler bizim gençlerimiz. Eğer onlara gerçekten tarih öğretmek istiyorsak öğretelim fakat bunu onlara hakaret ederek, onları aşağılayarak yapmamalıyız” dedi.
El Khannouss, 1915 olaylarıyla ilgili Belçika’nın bazı parlamentolarında yapılan saygı duruşlarına katılmayan Türk kökenli milletvekillerinin yaftalanmalarının ve linç kampanyasına hedef yapılmalarının “yakışıksız olduğunu” dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 10 Mayıs’ta Belçika’nın Hasselt kentinde 25 bin kişiye yaptığı konuşmada “pozitif mesajlar verdiğini” ve Türklerden yaşadıkları ülkelerin dillerini iyi öğrenmelerini istediğini hatırlatan El Khannouss, bazı Flaman milliyetçi siyasetçilerin buna rağmen “entegrasyon karşıtı” ilan ettikleri Erdoğan’a yönelik suçlamalarının adil olmadığını belirtti.
El Khannouss mesajında şu görüşlere yer verdi:
“(Erdoğan’a saldırıp özür dilemeyenlere) bazı gerçekleri hatırlatacağım:
Cumhurbaşkanı Erdoğan son 10 yıllık dönemde Türkiye’nin gayri safi yurtiçi hasılasını üçe katladı, çift haneli büyüme rakamlarıyla Türkiye’nin ticari dinamizmini daha da güçlendirdi ve IMF’ye geçmişten kaynaklanan astronomik borçları ödeyerek ülkenin ekonomik bağımsızlığını güçlendirdi.
Aynı kişi çözüm sürecini başlatarak tabuları yıktı ve Kürtlere 10 yıl önce düşünülemeyecek kültürel ve eğitimle ilgili haklar verdi. Meşruiyetini seçimlerden alan bir lider olarak uluslararası alanda zihinleri sarstı. Gazze kumsalında katledilen çocuklar hakkında ilk o konuştu. Son olarak Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye idam cezasını kınadı ve Batı’ya niçin sessiz kaldığını sordu.”
Brüksel Milletvekili El Khannouss, “Karizmatik kişiliğiyle kendi vatandaşları kadar Arap sokaklarının da sevgisini kazanan Türkiye Cumhurbaşkanı’na karşı (Flaman Milliyetçi) N-VA partisinin yaptığı suçlamalar kabul edilemez. Her ne kadar bazı konularda daha fazla ilerleme göstermesi gerekse de Türkiye saygımızı hakeden bir ülkedir” dedi.
Yakın geçmişte Türkiye’yi ziyaret ettiğini ve 2 milyona yakın Suriyeli ve Iraklı sığınmacının ağırlandığı kampları gördüğünü belirten El Khannouss, “Bu sığınmacılar arasında kadınlar, çocuklar, yaşlılar vardı. Kürtler, Araplar, Müslümanlar, Hristiyanlar, Yezidiler vardı. Suriye krizinin başlangıcından itibaren Türkiye sığınmacılar için 5,5 milyar dolar harcadı, kamplar, okullar, hastaneler inşa etti. Bombalar altındaki ülkelerinden kaçmak zorunda kalanlar için pembe bir tablo çizmiyorum ama insani yardım gördükleri Türkiye’de güvendeler” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin adil seçimlerin yapıldığı, işleyen bir demokrasi olduğunu ve dünyada bazı ülkelerce model alınabileceğini belirten El Khannouss, “Türkiye uzunca bir süredir Avrupa’nın hasta adamı değil, tam tersine tüm alanlarda hızla gelişen bir ülke” dedi.
El Khannouss Belçikalı siyasetçilere, Türk toplumunu rencide ve huzursuz etmemeleri çağrısında bulundu.
N-VA’lı parlamenterin “kınama” çabası sonuçsuz
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 10 Mayıs’ta Hasselt Ethias Arena’yı dolduran yaklaşık 25 bin kişiye yaptığı konuşmadan rahatsız olan milliyetçi Yeni Flaman İttifakı (N-VA) partisinden federal milletvekili Peter De Roover, parlamentoda söz alarak hükümetten “kınama” talep etmişti.
De Roover, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Avrupalı Türklerden dil, kültür ve inançlarını muhafaza etmelerini istemesinin ve aksi yönde çabalar bulunduğına işaret etmesinin Belçika’nın uyguladığı politikalara eleştiri anlamına geldiğini savunarak hükümetten buna tepki göstermesini istemişti.
Bunun üzerine hükümet adına yapılan açıklamada Erdoğan’ın Belçika’da miting düzenlemesinde ve konuşmasında verdiği mesajlarda herhangi bir sorun olmadığı belirtilmişti.
Belçikalı Türkler “Beni De Dinle” diyecek
Öte yandan 1915 olaylarının 100’üncü yılı bahanesi ile Avrupa’da bazı parlamentoların kararlar alması ve belediyelerin anıtlar dikmesi, buna karşın Türk toplumunun görüşlerinin dikkate alınmaması, Belçikalı Türkler tarafından”Beni De Dinle” kampanyası ile protesto edilecek.
Belçika’daki Türk sivil toplum örgütlerinin Avrupa’ya ifade özgürlüğünü hatırlatan kampanyası sosyal medyada hızla yayıldı. Ağızlarını siyah bantla kapatıp ellerinde farklı dillerde yazılan “Beni De Dinle” pankartlarıyla fotoğraf çektirerek Avrupa kamuoyuna mesaj veren Türk toplumu, sesini duyurmak için 23 Mayıs günü saat 13.00’da Brüksel Kuzey Tren Garı önünde toplanacak.
Kampanyaya öncülük eden Belçikalı Türkler Platformu, gösteriye katılacakların alana beyaz kıyafetler ve siyah bantla gelmelerini istedi.
Platform’un öncülerinden Muhammet Yıldırım, “Çocuklarımıza, gençlerimize katil damgasının vurulmasını kabul edemeyiz. Ağızlarımızı kapatarak İfade özgürlüğüne ne kadar uzak olduğunu Avrupa’ya hatırlatmak istiyoruz” dedi.