Almanya’da bir Neonazi terör hücresinin, işlediği cinayetlerden yıllar sonra ortaya çıkarılması, siyaset dünyasını karıştırdı. Neonazi grup üzerindeki esrar perdesi, istihbarat üzerinde tartışma başlattı.
Yıllardır gizli faaliyet gösteren “Nasyonalsosyalist Yeraltı” (NSU) adlı Neonazi terör hücresi Alman siyasetinde şok etkisi yarattı.
2000-2006 yılları arasında 8 Türk ve 1 Yunanı, 2007 yılında da bir Alman kadın polisi öldürdüğü belirtilen grup, bir dizi esrarengiz olayın ardından Federal Başsavcılık tarafından ortaya çıkarıldı. Grubun iki üyesi bir karavanda ölü bulunurken, delilleri ortadan kaldırmak için hücre evini ateşe veren Beate Z’nin (36) polisteki sorgusu sürüyor. Cinayetlerde kullanıldığı belirtilen silahlar hücre evinde bulunmuştu. Soruşturmayı genişleten güvenlik makamları, örgütün başka üyelerinin de olabileceği ve bugüne kadar aydınlatılamayan saldırıların arkasında olabileceği şüphesini taşıyor. Pazar günü düzenlenen operasyonda, gruba destek verdiği belirtilen Holger G. adlı zanlı Hannover’e gözaltına alındı.
"Bild am Sonntag" ve "Welt am Sonntag" gazetelerinin haberine göre hücre evinde ele geçirilen propaganda DVD’lerinde, cinayetlere ve göçmenleri hedef alan bir dizi bombalama olayına yer verilerek, bunlar üstleniliyor. Der Spiegel dergisine göre 15 dakikalık DVD’de zanlılar yeni saldırılar düzenleyeceklerini ifade ediyor.
Yeşiller, hükümetten açıklama istedi
Alman Yeşiller Partisi Eş Başkanı Claudia Roth, gelişmeler karşısında büyük şaşkınlık yaşadıklarını belirterek, Merkel liderliğindeki hükümeti bugüne kadar aşırı sağcı tehlikeyi küçümsemekle eleştirdi. “Bu, organize, sistematik bir aşırı sağcı terördür” diyen Roth, Almanya’nın iç istihbaratı konumundaki Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın rolü konusunda da hükümetten açıklama talep etti.
Aşırı sağcı üç zanlı, 1990’lı yılların sonunda polis tarafından gözaltına alınmış ancak daha sonra serbest bırakılmıştı. Zanlılar, 1998 yılında izlerini kaybettirmişti.
Cinayetlerle bağlantılı olduğundan şüphelenilen ancak ölü ele geçirilen Uwe B. ve Uwe M., Thüringen eyaletindeki yasadışı aşırı sağcı “Thüringer Heimatschutz” adlı örgütün üyeleriydi. Bu örgütün başkanının ise aşırı sağcı gruplar içine sızmış olan Almanya’nın iç istihbarat örgütü Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın ajanı olduğu iddia ediliyor.
Anayasayı Koruma Teşkilatı, zanlıların iç güvenlik birimleri ile temas halinde olduğu spekülasyonlarını yalanlamıştı.
Federal Alman Meclisi’nde gelişmelerle ilgili özel bir komite toplantısı düzenlenmesi bekleniyor.
Muhalefetteki Sosyal Demokrat Parti, aşırı sağcı Nasyonal Demokrat Parti hakkında yeni bir kapatma davası açılması talebini yineledi. SPD milletvekili Ralf Stegner, “Nazilerin siyasi kolu olan NPD, bu anayasanın düşmanı olmasına rağmen, mükelleflerin ödediği vergilerden kaynak almayı sürdürüyor. Buna artık son verilmeli” dedi.
2003 yılında NPD hakkında açılan kapatma davası, partinin yönetim kademelerinde bulunan dört kişinin Anayasayı Koruma Teşkilatı adına da çalıştığının ortaya çıkması üzerine, sonuç vermemişti.
DW Türkçe