Washington‘da Turkish Heritage Organization (THO) tarafından düzenlenen “Türkiye’deki Suriyeli Mülteciler Paneli”ne, New York Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selçuk Şirin, Suriye-Amerikan Tıp Topluluğu Başkan Yardımcısı Basel Termanini, Göçmen Politikaları Enstitüsü Araştırma Asistanı Brian Salant ve Genç İşi Kooperatif Üyesi Berkin Şener konuşmacı olarak katıldı.
Mültecilerin yarısından fazlası çocuk
Dünya genelinde 21 milyon civarında mülteci olduğunu belirterek sözlerine başlayan Selçuk Şirin, Türkiye’nin 3 milyona yakın sığınmacıya ev sahipliği yaptığını ve bu sayının Türkiye’yi aynı kulvardaki ülkeler arasında oldukça öne çıkardığını söyledi.
Şirin, dünya genelindeki mültecilerin yarısından fazlasının çocuklardan oluştuğuna dikkati çekerek, “Aslına bakarsanız mülteci sorunu denilen şey, bir bakıma doğrudan çocuklarla ilgilidir.” dedi.
İç savaş süresince 22 milyon nüfuslu Suriye’de halkın yarıdan fazlasının “yerlerinden edildiğini” hatırlatan Şirin, uluslararası toplumun karşılaştığı sorunun büyüklüğüne işaret etti.
Suriye’deki iç savaş sürecinde çocukların ciddi bir şekilde şiddete maruz kaldığına da değinen Şirin, bölgedeki araştırmalarına dayanarak, “Suriyeli çocukların yüzde 79’unun ailelerinde hayatını kaybeden insanlar var; bunun ne kadar büyük bir travma olduğunu anlamamız lazım.” diye konuştu.
‘Halep gözümüzün önünde yerle bir ediliyor’
Aslen Suriyeli olan Basel Termanini ise Suriye’de “diktatör” bir rejimin iş başında olduğunu kaydederek, ülkede barışçıl başlayan gösterilerin şiddet ve katliamla bastırılmaya çalışıldığını anlattı.
“Binlerce yıllık bir şehir olan Halep gözümüzün önünde yerle bir ediliyor.” diyen Termanini, Esed rejiminin özellikle İran ve Rusya’dan gördüğü desteklerle bu adımları atabildiğini vurguladı.
Türkiye’nin her konuda Suriyeli mültecilere çok büyük destek verdiğine dikkati çeken Termanini, “Türkiye’nin ‘açık kapı politikası’ olmasaydı Suriyeli mülteciler çok daha zor durumda kalırlardı.” değerlendirmesinde bulundu.