Katil Mladiç için karar verildi

Olaylar
Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, eski Sırp komutan Ratko Mladic’i 1995 yılındaki Srebrenitsa soykırımından suçlu buldu. Mahkeme, eski Sırp komutan Ratko Mladic’e soykırım, insa...
EMOJİLE

Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, eski Sırp komutan Ratko Mladic’i 1995 yılındaki Srebrenitsa soykırımından suçlu buldu.

Mahkeme, eski Sırp komutan Ratko Mladic’e soykırım, insanlığa karşı suç ve savaş kanunlarını ihlalden müebbet hapis cezası verdi.

Kararın okunması sırasında ‘Bosna kasabı’ Ratko Mladiç bağırmaya başlayınca yargıç, sanığın salondan çıkarılmasını istemişti. Yargıç kararın okunmasına ara vermişti. Yargıç, Mladiç’in mahkemeyle ‘işbirliği’ yapmadığını da belirtmişti.

Mladiç’in avukatı da, müvekilinin tansiyonunun yükseldiğini gerekçe göstererek kararın ertelenmesini talep etmişti.

6 yıldır süren dava

Hollanda’nın Lahey şehrindeki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICTY), Bosna’daki savaş sırasında Sırp askerlerinin komutanlığını yapan Ratko Mladic hakkındaki kararını açıkladı. ‘Bosna kasabı’ olarak da anılan Mladic, 1995’te Sırp güçlerince 8 binden fazla Boşnak sivilin öldürüldüğü Srebrenitsa Soykırımı da dahil 11 suçtan yargılandı.

Mladiç ise soykırımdan sorumlu olmadığını savunuyordu. Eski Sırp komutan, soykırımın emrine uymayan astları tarafından gerçekleştirildiğini öne sürmüştü.

Savcılığın sunduğu iddianamede Mladiç’e müebbet hapis cezası verilmesi istenmişti.

Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, 1992 ile 1995 yılları arasında yaşanan Bosna Savaşı sırasında, eski Yugoslavya’da işlenen suçlar için kurulmuştu.

Hollanda’nın Lahey kentinde kurulan mahkeme, Mladiç davasının sonlanmasıyla birlikte bu yıl sonunda görevini tamamlayarak kapanacak.

Mladiç hakkında verilen bu hüküm mahkemenin son kararı oldu.

 

‘Bosna Kasabı’ Ratko Mladic kimdir?

‘Bosna Kasabı’ olarak anılan Mladic, 12 Mart 1942’de Bosna Hersek’in Kalinovik beldesinde doğdu.

Eski Yugoslavya’nın başkenti Belgrad’da bulunan Yugoslav Halk Ordusu (JNA) Askeri Akademisinde öğrenim gören Mladic, önce JNA’da, ardından 1992 yılında Bosna Hersek’te kurulan Sırp Cumhuriyeti Ordusunda (VRS) görev yaptı.

VRS, Bosna Savaşı’nın (1992-1995) henüz başında 12 Mayıs 1992’de kuruldu ve komutanlığına Ratko Mladic getirildi. O dönemde, JNA’nın Bosna Hersek’teki birlikleri de VRS’ye dönüştürüldü.

Bosna Savaşı boyunca Sırp askerlerinin komutanlığını yapan, hakkında 1996 yılında uluslararası tutuklama kararı çıkarılan Mladic, 15 yıl firari olarak saklandıktan sonra 26 Mayıs 2011’de Sırbistan’da yakalandı.

Mladic, 31 Mayıs 2011’de yargılanmak üzere Lahey’deki mahkemeye teslim edildi, 16 Mayıs 2012’de başlayan davası, 5-15 Aralık 2016 arasında tarafların son sözlerini söylemesiyle sona erdi.

Mladic’in davası 530 gün sürdü, dava süresince toplam 591 tanık ifadesine başvuruldu, 9 bin 914 kanıt kabul edildi.

Eski Sırp komutan Mladic hakkındaki ilk iddianame, 25 Haziran 1995’te hazırlandı. İlk kez 14 Kasım 1995’te değiştirilen iddianame, 10 Ekim 2002, 1 Haziran 2011 ve 16 Aralık 2011’de yapılan değişikliklerin ardından son halini aldı.

Srebrenitsa’da ne oldu?

Bosna Savaşı’nda Srebrenitsa ve çevresindeki 50 kilometrelik alan BM Güvenlik Konseyi tarafından ‘güvenli bölge’ ilan edilmişti. Albay Tomas Karremans komutasındaki Hollanda birliği de, ‘güvenli bölgeyi hedef alabilecek saldırıları engellemek’ göreviyle Srebrenitsa yakınlarındaki Potoçari’de, üsse çevrilmiş bir fabrikaya konuşlandırıldı.

Ancak 11 Temmuz 1995 tarihinde, Ratko Mladic komutasındaki Sırp birliklerinin, BM bünyesindeki Hollandalı askerlerin koruması altındaki ‘güvenli bölge’ Srebrenitsa’yı teslim almasından sonra en az 8 bin 372 Müslüman Boşnak hunharca katledildi, Müslüman kadın ve çocuklar evlerinden sürüldü.

Mladic’in, 11 Temmuz’da Srebrenitsa’ya girdiğinde yaptığı açıklama, adeta olacakların da habercisi niteliğindeydi.

Mladic, büyük bir Sırp bayramı arifesinde bu şehri Sırp milletine hediye ettiklerini belirterek, ‘Nihayet, bu topraklarda Türklerden intikam alma zamanı geldi.’ ifadelerini kullanmıştı.

Şehrin düşmesinin ardından Srebrenitsalı Müslüman Boşnakların bir kısmı ormanlık yoldan Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmak için yola koyulurken, bir kısmı da eski akümülatör fabrikasında konuşlanan Hollanda askerlerine sığınarak kurtuluşu onlarda aradı.

Kurbanlar gömülmeye devam ediyor

Soykırımın üzerinden geçen 22 yıla rağmen, Srebrenitsa ve civarında öldürülenlerin tamamının bedenine ulaşılamadı. Her yıl 11 Temmuz’da düzenlenen anma törenlerinde Potoçari Anıt Mezarlığı’na defnedilen soykırım kurbanı sayısı 6 bin 574. Aradan geçen 22 yıla rağmen kurban yakınlarının birçoğu sevdiklerinin bedenlerine ulaşamazken, hala en az bin 868 kurban defnedilmeyi bekliyor.

Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı, 2007 yılındaki kararında, ICTY’den gelen kanıtlar doğrultusunda, Srebrenitsa ve civarında yaşananları ‘soykırım’ olarak nitelendirirken, Boşnaklar sadece Srebrenitsa’da değil, Prijedor, Foça, Saraybosna ve Banja Luka şehirlerinde yaşanan sistematik tecavüzlerin, toplama kamplarındaki katliamların ve etnik temizliklerin de ‘soykırım’ olduğunu savunuyor.

Srebrenitsa’da henüz defnedilemeyenler

Srebrenitsa’da bugüne kadar 6 bin 574 soykırım kurbanı defnedildi.

Ancak bir de kemikleri bulunup kimlikleri belirlenmesine rağmen defnedilmeyenler var.

İşte mezarı bile olmayan, kemikleri soğuk odalarda torbalarda bekletilen soykırım kurbanlarının hikayesi…

Sırplar’ın Srebrenitsa’da 10 bine yakın Boşnak’ı katlettiği tahmin ediliyor. Bugüne kadar 6 bin 574 soykırım kurbanı Potorçari’deki şehitliğe defnedildi. Bu yıl da kimlikleri tespit edilen 70 kişi toprağa veriliyor.

Ancak kimliği tespit edilmesine rağmen defnedilmeyen 55 soykırım kurbanı bulunuyor. Çünkü toplu mezarlarda bu kurbanların kemiklerinin sadece bir kısmı bulunabildi.

Sırplar toplu mezarları farklı bölgelere taşıdı

Kimi aileler yakınlarının kemiklerinin tamamı bulunmadan defin işleminin yapılmasını istemiyor. Şeval Salihoviç’in de ağabeyleri İbrahim ve Hicaz soykırımda şehit edildi. Onların da kemiklerinin bir kısmı 5 ay önce bir toplu mezarda bulundu. Ancak Şeval ağabeylerine ait bütün kemikler bulunmadan defin işleminin yapılmasını istemiyor.

Saihoviç, ‘Savaş bittiğinde abilerim ortada yoktu. Onların da katledilen binlerce kişi arsında olduğunu tahmin ediyorduk. Ama 5 ay önce cesetleri bulunana kadar hep bir umutla bekledik bir yerlerden çıkar gelirler diye.’ duygularını dile getirdi.

Yüzlerce aile ise aynı durumda olan sevdiklerinin toprağa verilmesine razı oldu. Bunun sonucunda da Potoçari şehitliğindeki 550 mezar, defin işleminden sonraki yıllarda kurbanlara ait yeni kemik parçaları bulunduğu için açıldı.

Bu yılki törenlerin ardından 850 mezar daha aynı sebeple açılacak. Uluslararası Kayıp İnsanlar Enstitüsü, bugüne kadar 6 bin 700 civarında soykırım kurbanının kimlik tespitini yaptı. Ancak bu çalışma artık durmak noktasına geldi. Kayıp İnsanlar Enstitüsü, Srebrenica Soykırımına dair çalışmalarını büyük ölçüde Bosna Hersek’in ilgili kurumuna devretti.

Bosna Hersek’in de maddi gücü ve uzman insan kaynağı olmadığı için binden fazla soykırım kurbanının hiçbir zaman bulunamama ihtimali artık çok fazla.