Bugün, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü. Dünyanın yüz yüze kaldığı en kötü mülteci kriziyle karşı karşıyayız.
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanan büyük krizi bile geride bırakan bu insani dram, ülkeler, toplumlar ve insanlar için pek çok sorunu da beraberinde getirdi.
Yıllarca iyi şartlarda yaşayan insanların mülteci olarak başka ülkelere sığınmaları, kamplarda hayatlarını idame ettirme durumunda kalmaları, çocukların arkadaşlarından, okullarından ve alışık oldukları çevrelerinden ayrılmaları mültecileri psikolojik anlamda zor bir hale getirdi.
65 milyon insan müteci…
Birleşmiş Milletler verilerine göre, bugün ülkesini terk etmek durumunda kalan 65 milyon insan mülteci olarak yaşıyor. Bu rakamın yarısından fazlasının 18 yaş altında olduğu ve çocuk mültecilerin ağırlıkta olduğu biliniyor. Bu sayı her gün biraz daha artıyor.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNCHR) verilerine göre dünya üzerinde 65 milyonu aşkın mülteci varç
“İnsanların ülkelerini terk ederek yaşanabilir yeni bir yer arayışının birinci sebebi savaş.”
Bu ülkelerin başında elbette Suriye geliyor. İkinci sırada, Afganistan üçüncü sırada ise Somali var.
Diğer sebepler ise açlık ve işkence. Afrika kıtasını derinden sarsan açlık, Myanmar’da yaklaşık bir milyon Rohingya Müslümanını mülteci durumuna getiren işkence ve zulüm… Bu insanların tamamı, ailelerini güvenli bir ortamda yaşatabilmek için vatanlarını terk ediyor.
Mültecilerin tercih ettiği rotalar ise belli; gelişmekte olan ülkeler. Mültecilerin çoğu, gittikleri ülkelerde daha iyi şartlarda yaşamak için mücadele veriyor. Kimi ülkede hoşgörü ile karşılanırken, kimisinde istenmiyorlar.-Yeni Şafak