Türk, asker gazeteci ve siyasetçi Ali Şükrü Bey kimdir? Ali Şükrü Bey kısaca hayatı… Ali Şükrü Bey kimdir kısaca… Ali Şükre Bey biyografi… Ali Şükrü Bey ölümü… Ali Şükrü Bey suikastı… Detaylar haberimizde
Ali Şükrü Bey, 1884 yılında Trabzon’da doğmuş 27 Mart 1923’de Ankara’da ölmüştür. Kendisi asker gazeteci ve siyasetçidir. Osmanlı meclisinde 6. Dönem milletvekili ve TBMM de bir dönem Trabzon Milletvekili olarak yer aldı. 1. TBMM’de Mustafa Kemal Paşa’ya karşı en sert muhalefeti koyan milletvekili olarak tanındı. Ali Şükrü Bey 1923’de bir suikast sonucu öldürüldü. Bu ölüm Türkiye’nin ilk siyasi suikastlarından biri olarak bilindi.
Ali Şükrü Bey’in babası Bahriye kolağası Hacı Hafız Ahmet kaptandır aileleri reisoğulları Nami ile meşhurdur. Heybeli adada bulunan Bahriye mektebinde öğrenim gördü ve 1904 yılından tamamladı ve Bahriye subayı oldu.Siyasete atılması ise Yüzbaşı rütbesinde iken karar verdi. Ali Şükrü Bey bir düşünce adamı olarak değil Aynı zamanda bir eylem adamı olarak siyasetle Mondros mütarekesinin imzalanmasından sonra ilgilenmeye başladı. İttihat ve Terakki aleyhtarı görüşlerine sahip olduğu için 1920’de Osmanlı meclisinde Trabzon mebusu seçildi. İstanbul’un işgalinden sonra Meclis-i Mebusan’ın kendini fethetmesi üzerine Ankara’ya giderek TBMM’de Trabzon Milletvekili olarak girdi.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışında Teşkilatı Esasiye kanununun kabul edildiği 21 Mart 1921’de tarihine kadar geçen süre içinde meclis içinde önemli görüş ayrılıkları gruplaşmalar meydana geldi. Ali Şükrü Bey bu gruplaşma da Mustafa Kemal Paşa’nın başkanlığını yaptığı ve bir grup diye anılan müdafaa-i hukuk grubuna muhalif cephede yer aldı. İkinci grup diye bilinen başkanlığını Erzurum Milletvekili Hüseyin Avni Ulaş Bey’in yaptığı grubun sözcülüğünü üstlendi. Saltanat ve hilafet konusundaki duyarlılığı ile tanınan Ali Şükrü Bey değişik tarihlerde yaptığı konuşmalar da bu hassasiyetini vurguladıysa da 1 Kasım 1922’de tarihli Saltanatın kaldırılmasına dair kanuna olumlu oy verdi. Ali Şükrü Bey’in Türkiye Büyük Millet Meclisinde muhalif tavır tavrıyla öne çıktığı diğer bir tartışma konusu da Lozan Antlaşmasıydı. Lozan Konferansının 3 Şubat 1923’de kesintiye uğraması üzerine Ankara’ya dönen Türk heyeti başkanı İsmet Paşa’nın gelişmeler hakkında 26 Şubat 1923 tarihinde düzenlenen gizli celsede Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bilgi vermesi üzerine bu hususta da günlerce süren tartışmalar yapıldı. Bu görüşmelerde Ali Şükrü Bey Musul meselesinin 1 yıl sonra ertelenmesinin Mısır ve Girit gibi kaybedilmesi anlamına geleceğini Ege Adaları’nın Yunanistan’a bağlanması halinde Anadolunun denizden savunulamaz duruma geleceğini vurguladıktan sonra ülkenin kaderinin İsmet Paşa liderliğindeki Lozan heyetine emanet edilemeyeceğini belirtti ve konuşmasını Mehmetçiğin süngüsü ile kazanılan bu Muazzam Zafer Lozan’da heba edilmiştir. Bu murahhasa heyetinin Barış meseleleri üzerinde sözleri olamaz Efendiler! Artık bunların vazifeleri bitmiştir sözleri ile tamamladı.
Bu muhalif konuşmalardan sonra Ali Şükrü Bey 27 Mart 1923 Salı akşamı ortadan kayboldu. Bütün aramalara rağmen nerede olduğu hakkında herhangi bir sonuç alınamadı. 29 Mart beni Türkiye Büyük Millet Meclisinde söz alan ikinci grup başkanı Erzurum Milletvekili Hüseyin Avni Bey , Ali Şükrü Bey’in Kara buluşundan duyduğu üzüntüyü dile getirdi ve aleyhine şiddetle konuşmalar Yapılmaya basında çeşitli ithamlarda bulunmaya başladı. Nihayet yapılan soruşturma ve araştırmalar sonucunda Ali Şükrü Bey’in cesedine Ayrancı’daki papazın bağı mevkiinde gömülmüş vaziyette ulaşıldı.
Ali Şükrü Bey emperyalizme karşı bağımsız duruşu ile öne çıkmış bu mücadelenin Müslümanlık dairesi içinde şekilleneceğini inanmış Milli Egemenlik ve hukukun üstünlüğü ilkesini benimsemiş doğruluğuna inandığı fikirleri sonuna kadar savunmuş bir siyaset adamıydı.
YUSUF KORKMAZ