İnternet Kullanımı ve Demografik Değişkenler

İnternet
Yirminci yüzyılın son dönemlerinde, bilişim teknolojilerinde görülen hızlı değişimler, bilgisayarları; birey ve toplumun yaşamlarının ayrılmaz birer parçası konumuna getirmiştir. Bilgisayarların İnter...
EMOJİLE

Yirminci yüzyılın son dönemlerinde, bilişim teknolojilerinde görülen hızlı değişimler, bilgisayarları; birey ve toplumun yaşamlarının ayrılmaz birer parçası konumuna getirmiştir. Bilgisayarların İnternet teknolojisi ile birlikte kullanılması, bilginin dolaşımını hızlandırdığı da görülmektedir. İnternet kullanımı, bugün internet bankacılığına varıncaya kadar, günlük gazete okuma, radyo ve televizyon izleme, kütüphane incelemesi, sanal ortamda iş başvurularına, üniversite eğitimine kadar birçok alanda bilginin paylaşılabilme özelliğini artırmıştır. Ancak, bireysel olarak bilgisayar ve İnternet teknolojisine sahip olma oranının düşük olduğu ülkelerde, bu hizmetleri veren ve İnternet Cafe olarak adlandırılan yerlerin sayısında da bir artışın olduğu gözlenmektedir.

Bu araştırmamızda, Kütahya İl Merkezi’nde, İnternet hizmeti veren İnternet Cafe’lerde, bu hizmeti alan kullanıcıların demografik değişkenlikleri ile İnternet kullanımları arasındaki ilişki ortaya konulmaya çalışılmıştır. Araştırmamız, toplam 41 adet İnternet Cafe’de 341 İnternet kullanıcısı üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırılmasını düşündüğümüz değişkenlere ilişkin veriler anket tekniği ile elde edilmiştir. Elde olunan bu veriler, SPSS programında, oransal değerlendirme, iki yönlü bölümlendirilmiş tablolarla ve  analizi ile test edilerek amaçlanan sonuca ulaşılmaya çalışılmıştır.  analizinde bağımsızlık ve homojenlik sınamaları yapılmıştır.

BİLGİ VE BİLGİ TEKNOLOJİLERİNİN İŞLEVSELLİK  BÜTÜNLÜĞÜ

Teknolojiyi ortaya çıkaran, geliştiren ve onu kullanan insandır. İnsanın kültürel ve sosyal gelişme seviyesine göre, kullanılan teknoloji de değişmektedir. Günümüzde teknolojik değişim öyle hızlanmıştır ki, her gün yeni bir teknik özelliğe sahip bir yapın insanların kullanımına sunulur konuma gelmiştir. Yeni teknolojiler sayesinde, insan yaşamı kolaylaşırken, toplumsal yapıda önemli ölçüde de değişmektedir (Sarıhan, 1998). Teknolojik değişimin başlıca boyutları ise, bilgisayarlaşma, hızlı haberleşme, robotlaşma vb. alanlarda gözükmektedir (Aktan, 1999). Günümüz teknolojik gelişmelerin en önemli ilerlemelerinden biri de İnternet ile World Wide Web’in bileşkesidir (Seybold, 2001). Bu değişimlerin temelinde de bilgi olarak adlandırılan güçün işlenebilme özelliği  yatmaktadır.

Latince’de “informatio”, İngilizce’de ise (information) ya da (knowledge) olarak tanımlanan bilgi, verilerin karar alma süreçlerine destek olacak şekilde, anlamlı bir yapıya getirilmesiyle ortaya çıkan sonucu ifade etmektedir. Bilginin toplanmasını, bilginin işlenmesini, bilgilerin saklanmasını, gerektiğinde herhangi bir yere iletilmesini ya da herhangi bir yerden bu bilgiye erişilmesini bugün için elektronik, optik vb. tekniklerle otomatik olarak sağlayan teknolojilerinin bütününü de bilgi teknolojileri olarak tanımlanabilmektedir (Kartal, 2002). Bir diğer kaynak ise, bilgi teknolojilerini; bir bilginin toplanmasını, işlenmesini, bilginin saklanmasını ve gerektiğinde herhangi bir yere iletilmesini ya da herhangi bir yerden bu bilgiye erişilmesini otomatik olarak sağlayan teknolojiler bütünü olarak tanımlamaktadır (Sezer ve Ege, 2003). Ülkemizde de bu kelimenin karşılığı olarak “bilgisayar” terimi kullanılmaktadır (Erkan ve Diğ., 2003). Günümüzde bilgisayarların yaşamımıza kapsamlı bir şekilde girmesiyle bilgi teknolojileri adı altında daha önce az görülen veya hiç görülmeyen, e-devlet, e-ticaret, e-turizm, e-öğretim, e-sağlık, birçok uygulama da ön plana çıktığı görülmektedir (Erkan ve Diğ., 2003).

İNTERNET TEKNOLOJİSİNİN KÜRESEL BOYUTU

Yaşanan hızlı küresel dönüşümle birlikte, birey ve toplumun değiştiği, bilgisayarların yaşam sürecinin ayrılmaz bir parçası olduğu, iletişimin dolayısıyla, dolaşan bilginin arttığı, dünyanın her tarafından da bilgiye ulaşma olanağının arttığını göstermektedir (Karahan ve Çatı, 2001). Dünyada 100-200 milyon arasında kullanıcısı olan İnternet’in küresel dağılımı o kadar gelişmiştir ki, İnternet’in izlenme ya da denetlenme boyutunu bile aştığı, merkezi bir denetimi olmayan bir yayın olması, büyümenin nasıl olacağı yolunda bir ipucu da verememektedir; dolayısıyla her ülke İnternet bağlantısını gerçekleştirirken dilini, değerlerini ve kimliğini de korumak zorunda olduğu (Odabaşı ve Odabaşı, 2001) da söylenmesi gereken diğer bir gerçektir.

İletişimi kolaylaştıran ve ekonomiklik boyutunu artıran, bu işlevselliklerinin yansımasının sonucunda, küreselleşme hızını artıran en etken araçlardan birisi de İnternet olarak görülmektedir. İnternet’i bu özelliğiyle, bir bilgi denizine ya da büyüdükçe bir kütüphaneye benzetilmektedir (Erkan ve Diğ., 2003). İnternet kurulumunun özünü elektronik posta ve elektronik bilgi elde etme ve/veya gönderme oluşturmaktadır. Bir yazar, İnternet’i, üçüncü sanayi devrimi olarak nitelendirmektedir. En basit anlamıyla İnternet, ağların ağıdır. Başka bir deyişle, İnternet dünya üzerindeki milyonlarca bilgisayar ağının birbirleriyle ortak bir protokol çerçevesinde iletişim kurmasını ve bilgi paylaşımını sağlayan ağlardır. İnternet; servis sağlayıcı işletmenin sunduğu olanaklar (bilgisayarlar, modemler, telefon hatları gibi güçlü alt yapı donanımı) ile bütün dünyadaki bilgisayarların birbirine bağlanma sürecidir (Bal; 2002). 1997 yılının sonundan itibaren 100 milyon’u aşkın insanın kendi arasında etkileştiği, bilgi değişimi yapabildiği ve kendi yazısız kuralları olan büyük bir topluluktur. Pek çok yararlı bilginin bir tuşa basmak kadar yakın olduğu dev bir kütüphanedir. 1997 yılının sonu itibariyle 20 milyon’u aşkın bilgisayarın bağlı olduğu çok büyük bir bilgisayar ve iletişim ağıdır. Kişilerin değişik konularda fikirlerini serbestçe söyleyebilecekleri ortamlar barındıran bir demokrasi platformudur. Evden alışveriş, bankacılık hizmetleri, radyo-televizyon yayınları, günlük gazete servisleri vb. gibi uygulamaları ile aslında İnternet aynı zamanda bir yaşam kolaylaştırıcıdır gibi; bakış açısına göre İnternet’i farklı şeklide  tanımlanabildiği de görülmektedir (Erkan ve Diğ., 2003).

Bugünkü teknolojik gelişmeler bir yandan İnternet iletişiminin kalitesini artırırken bir yandan da maliyetini düşürmektedir. İnternet iletişim maliyetleri her geçen gün ucuzlamakta ve İnternet kullanıcı sayısı da her geçen gün önemli ölçülerde artış göstermektedir. Bireysel bilgisayarların yaygınlaşması bilgi üretimini önemli ölçüde hızlandırmıştır. Günümüzde İnternet’in yaygınlaşması da bilgi erişiminde geometrik bir etki sağlamış ve İnternet toplumunda bireyler daha önemli bir rol almaya başlamıştır. Bu nedenle günümüzde en önemli iletişim ve medya ortamı durumuna gelmeye başlayan İnternet; bilgisayar devriminin ikinci aşamasını oluşturduğunu söylemek yerinde olacaktır (Yavaş ve Diğ; 2001). Bilgisayar ve bilgisayar ağlarının maliyetinin düşük olması bilgi alışverişi için potansiyel bir alt yapı hazırlamış ve bilgi yönetiminin konusunda da önemli fırsatlar ortaya çıkarmıştır (Davenport ve Prusat, 2001). Bu fırsatlar, sınırlı kullanımdan, kitlesel kullanıma, diğer bir deyişle, bireysel kullanıma kadar uzanan yeni olanakların doğmasına zemin hazırlamıştır (Erkan, 1998).

Son yıllarda bilgi ve iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişmelerin, küresel ekonominin biçimlenmesinde önemli katkıları olmuştur. Bilginin hızla yaygınlaşmasındaki öncü rolünü de İnternet oluşturmuştur. İnternet kullanımında ki yaygınlık dünyanın küçük bir köy konumunda düşünülmesine bile yol açmıştır. Şöyle ki, ekonomik koşulları bilgisayar elde etmeye elverişli olmayan bireyler bile küreselleşmenin etkisiyle İnternet ve bilgisayar kullanma eğilimi gösterebilmektedirler. Bu istemlerin ekonomiklik boyutunu artırmak isteyen girişimciler İnternet ve bilgisayar hizmeti sunan İnternet Cafe’leri kurmuşlardır. Bilginin bir güç olduğu yadsınamayacak bir gerçek olarak değerlendirilirken, gerçekten her bilginin yararlı olup olmadığı sorusu da, tartışmaya açık bir konuma gelmiştir. Yeterli alt yapıya sahip olmayan kullanıcıların hem kendilerine hem de ulusal ekonomiye yarar getirmeyecek biçimde İnternet ve teknolojilerini kullanmaktadırlar. Bu eleştirisel yaklaşım küreselleşmenin tartışılan yıkıcılığını vurgulamada başka bir bakış tarzı da gösterebilmektedir. Bu bağlamda sadece kullanım sorunu bulunmamaktadır, İnternet üzerinde çok fazla sayıda bilgisayar ve yazılım bulunması İnternet üzerindeki bilginin birbirinden farklı alanlarda farklı yazılımlar ile üretilmiş olması uyum sorununu da beraberinde getirmiştir. Ancak; 1989’da İsviçre’de bir grup bilim adamı üretilen tüm bilgileri birleştirecek bir İnternet programı oluşturmayı başarmışlardır. Oluşturulan bu program farklı bilgisayarlarda üretilmiş yazılı bilgilere ulaşma olanağı sağlamakta böylece kullanıcılar kendilerine en uygun olan bilgiye istedikleri biçimde ulaşabilmektedirler. Bu yapı günümüzde www (world wide web) olarak adlandırılmaktadır (Yıldız ve Diğ., 2001).

İNTERNET KULLANIM YARARLARININ YANSIMALARI

Bilgi teknolojilerinden İnternet, kütüphane ortamının çok ötesinde bir çalışma, haberleşme, eğitim, yayın ve ticaret ortamı olduğu görülmektedir. Şöyle ki, özelliği konumuyla, sürekli değişen, teknolojik gelişmeyi içinde taşıyan, ona öncülük eden bir ortam ve geleceğin bir önceki modelini oluşturabilmektedir (Odabaşı ve Odabaşı, 2001).Elektronik ticaretin altyapısını oluşturan İnternet ilk defa 1960’lı yılların sonunda ordu kökenli bir projenin sonucunda ortaya çıkmıştır (Baki, 2002). Daha sonraları, İnternet, ABD üniversitelerindeki bilim adamları arasında uygulanabilir bir haberleşme ağı olarak 1969 yılında kullanıma sunulmuştur. 1973 yılında, ağ için bir protokol sistemi geliştirmek amacıyla Stanford Üniversitesi’nde bir İnternet Working projesi başlatmış ve 1978’e kadar İletim Kontrol Protokolü’nün dört versiyonu geliştirilmiştir. 1980’e kadar bu protokol yeterince gelişme gösterince, 1983’te kullanıcılar daha geliştirilmiş bir protokol olan İletim Kontrol Protokolüne geçiş yapmışlardır (Ekincioğlu ve Diğ.; 2003). 1990’lı yıllara kadar bir haberleşme ağı olarak kullanılan İnternet, bu yıllardan sonra yaygınlaşmaya başladığı görülmektedir (Baki, 2002). Ülkemiz ise ODTÜ ve TÜBİTAK’ın katkılarıyla ilk olarak 1993 Nisan ayında İnternet ağına bağlanmıştır. Günümüzde ise, İnternet kullanmak aracılığıyla iş yapmak isteyen yaratıcı girişimcilerin sayısı yüz milyonları bulmaktadır. İnternet temel olarak bilginin paylaşımını amaçlamakta ve kullanıcılar kendilerine tanınan yetkiler çerçevesinde, İnternet’e bağlı diğer herhangi bir bilgisayar ağına bağlanarak bu ağdaki bilgileri okumakta ve kendi bilgisayarlarına aktarabilmektedirler (Yavaş ve Diğ., 2001). Eskiden sadece text dosyalarını aktarmak olanaklı iken bugün, çoklu ortam teknolojilerindeki hızlı gelişmeler sayesinde grafik, ses ve görüntü dosyalarını da transfer etme olanaklılık boyutu da artmıştır (Sarıhan, 1998). Böylelikle İnternet bilginin paylaşımı, eğitim, ticaret vb. alanlarda itici bir güç konumuna gelmiştir.

İnternet sadece küresel rekabetin avantajlarını yakalamada bir araç olarak görülmesi İnternet’in gücünü benimsemede yetersiz kalacağı açıktır. İnternet’te kimlerin bulunduğu konusu araştırıldığında ise, İnternet’i kullanan çok değişik gruplar dikkati çekmektedir. Dünya ölçüsünde; üniversiteler, araştırma kuruluşları ve merkezleri, siyasi otorite kuruluşları, işletmeler tarafından işletilen ağlar, BM gibi uluslararası kuruluşlar, meslek kuruluşları tarafından İnternet’in kullanıldığı görülmektedir (Tavmergen, 2002). İnternet bu işlevselliğine ek olarak bireylerin bilgi gereksinimini anlık olarak elde etmede de bir bütünlük gösterebilmektedir. Dünyanın her yerinde günün 24 saati açık olan ender sistemlerden birisidir. Dolayısıyla İnternet’in kullanılmasıyla elde edilen bazı yararları; diğer bilgisayar ağları ile haberleşmek, çeşitli ilanlara ulaşmak, haberleşme gruplarına katılma, gelişmeleri izlemek, sorular sormak, ders notlarına erişmek, ücret ödemeden bazı yazılımlara ulaşmak, kütüphane kataloglarına taramak, ticari didinmelerde bulunmak, kaydedilmiş ses ve resim dosyalarına ulaşmak, elektronik gazete, dergi veya kitap hizmetlerinden yararlanmak vb. olarak ifadede etmek yerinde olacaktır (Kartal, 2002). Bir diğer kaynak, İnternet’i kullanıcıları arasındaki gençlerin, daha çok eğlence, arkadaş ve çevre bulmak için kullanırken, İnternet’i kullananların yüzde 45’i, 40 ve daha yukarı yaşlardaki insanlarında, yatırım ve daha ciddi konular için İnternet’i kullandıklarına ilişkin bilgi vermektedir (Kotler, 2000). İnternet’in büyük bir kullanıcı kesimi tarafından kullanılmaya başlanmasıyla, birbirleriyle İnternet üzerinden haberleşen, çeşitli bilgi kaynaklarına ulaşan, tartışan, forumlar düzenleyen, başka bir deyişle, zamanının büyük bir bölümünü İnternet üzerinde geçiren çok sayıda kullanıcının oluşturduğu bir kullanıcı kitlesi de oluşmuştur (Kırcova, 2002). Bu kullanım yaygınlığı, “İnternet vatandaşlığı” gibi yeni kavramların bile oluşmasına ön ayak olabilmiştir (Erem ve Bayraktar, 1999).

ARAŞTIRMA, METODOLOJİ ve BULGULAR

 Araştırmanın Hedefi

Birkaç yıl öncesine kadar yalnızca genç nüfusun ilgilendiği İnternet, bugün toplumun her kesimin ve her yaşıtın gün içerisinde odaklandığı bir konuma gelmiştir. Diğer yandan, İnternet tüketiciler pazarında belli yapın ve hizmetlerin pazarlandığı bir araç olmaktan çıkarak, her türlü yapın ve hizmetin pazarlandığı bir araç olmuştur. Böyle bir oluşum sonucunda hazırlanan bu çalışmanın temel hedefi, Kütahya’da İnternet Cafe’lerde, İnternet kullanıcılarının demografik özellikleri ile İnternet’ten yararlanmaları arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır.

Araştırmanın Savı

Kütahya’da İnternet kullanıcıları ve demografik değişkenler arasındaki ilişkiyi ortaya konulması amaçlanan bu çalışmada, İnternet hizmetinden yararlanmanın demografik (cinsiyet, eğitim, meslek, yaş) değişkenler karşısında tutumlarında farklılık olup olmadığının belirlenebilmesi, temel konumuzu oluşturmaktadır. Bu değişkenlerle birlikte oluşturulan 20 adet değişik önsav Tablo-2- de gösterilmiştir. Böylelikle, “Ho: İnternet kullanımı ile demografik değişkenler arasında ilişki yoktur”, “H¹: İnternet kullanımı ile demografik değişkenler arasında bir ilişki vardır” önsavları belirlenmiştir.

Araştırmanın Metodolojisi

Araştırmada, Kütahya İlçe Merkezi’ndeki bütün İnternet Cafe’ler ana kütle olarak değerlendirilmiştir. Cafe’lerin sayılarının ve adreslerinin belirlenmesinde Belediye ve Emniyet Müdürlüğü yetkililerinden bilgi alınmıştır. Bu bilgilerin ışığında Kütahya İlçe Merkezi’nde, Nisan 2004 tarihi itibariyle 53 adet İnternet Cafe belirlenmiştir. Yapılan bu ön çalışmadan sonra Kütahya Ticaret Odası kayıtlar araştırılmış ve 41 adet İnternet Cafe’nin çalışmakta olduğu görülmüştür.

Verilerin toplanmasında anket yönteminden yararlanılmıştır. Anket sorularının oluşturulmasında bu konuda daha önce yapılan çalışmalardan yararlanılmıştır. Ancak, anket soruları çalışmamızın amaçlarına göre yeniden düzenlenmiştir. Anket soruları uygulamaya dökülmeden önce de 30 kişi üzerinde test edilmiş, anlaşılamayan veya yanlış anlaşılan anket soruları yeniden düzenlenmiştir.

Araştırmanın Kapsamı ve Uygulanması

Anket uygulanmasına geçilmeden önce belirlenen 41 adet İnternet Cafe’ye gidilerek işletme sahipleri ile araştırmanın uygulanmasında izin verilmesi konusunda ilke kararı alınmıştır. Ayrıca araştırma tarihinde çalışan İnternet Cafe’lerdeki bilgisayar sayıları da belirlenmiş ve bilgisayar sayılarının ortalama 7 adet olduğu görülmüştür.         

Anket uygulaması için 350 adet anket formu hazırlanmış ve bu formlar İnternet Cafe’lerden yararlananların yoğun olduğu hafta sonlarında ki 19-20 Nisan 2004 tarihi ve saat, 12.00-17.00 arasında uygulanmıştır. Örneklemin 350 olarak oluşturulmasının nedeni, İnternet Cafe anakütlesinin araştırma için belirlenen gün ve saatlerde tamamını kapsayacak şekilde oluşturulma çabasıdır. 41 adet İnternet Cafe’nin ortalama bilgisayar sayısının 7 olması ve tamamına yakının araştırma saatlerimizde kullanılmasından dolayı anket sayısı 350 olarak belirlenmiştir. Araştırmamızın anketlerinden 9 adeti çeşitli nedenlerden dolayı geçersiz kabul edilmiş ve 341 anket kağıdı uygulamaya alınmıştır. Toplanan anket uygulamaları SPSS programında oranlar, iki yönlü bölümlendirilmiş tablolar ile  (ki-kare) sınamaları yapılmıştır.