Prof. Ercüment Ovalı: Biz kapitalist değiliz, aşıyı kendi üzerimde denemem lazım

Buluşlar
Ekibi ile birlikte yeni tip koronavirüse karşı önleyici tedavi araştırmaları yürüten Prof. Ercüment Ovalı, aşı için 1 Şubat tarihini verdi ve aşıyı ilk kendi üzerinde deneyeceğini belirtti. Habertürk’...
EMOJİLE

Ekibi ile birlikte yeni tip koronavirüse karşı önleyici tedavi araştırmaları yürüten Prof. Ercüment Ovalı, aşı için 1 Şubat tarihini verdi ve aşıyı ilk kendi üzerinde deneyeceğini belirtti.

Habertürk’ten Kübra Par’a açıklamada bulunan Prof. Dr. Ercüment Ovalı, 1 Şubat tarihini işaret etti. Kübra Par, Ovalı’nın sözlerini şöyle aktardı:

“Bizim üzerinde çalıştığımız rekombinant aşı değil. Rekabet edebilmemizin sebebi bu. Biz virüsü olduğu gibi kullanıyoruz. Türkiye’de rekombinant aşı üzerinde çalışan çok iyi gruplar var. O çok sofistike ve doğru bir teknoloji ama pandemilere yetişmez. O çalışmalar uzun vadelidir ve Türkiye’nin gelecekteki politikaları için çok önemli işlerdir. Türkiye’de benim hayran olduğum böyle üç model var. İsim vermeyeyim, gerçekten inanılmaz iyiler ama yetiştiremezler. Bir sonraki yaza ancak biter. Biz onları asla rakip olarak görmüyoruz. Türkiye’nin geleceği onlar. Aşı üzerinde çalışan grupların hepsi çok profesyoneller. Ama bizim yolumuz pandemiye yönelik.”

‘Aşı üzerinde çalışan diğer gruplar da çok iyiler’

“Peki şu an aşı üzerinde çalışan 8 grup içinde sizden başka geleneksel aşı üzerinde çalışan var mı?” diye de sordum.

“2 grup daha var. Onlar da çok iyiler. Emeklerine saygı duyuyorum. Örneğin Konya Selçuk Üniversitesi’nden bir grup var, çok iyi niyetle çalışıyorlar. Özel bir firmayla işbirliği içinde müthiş işler yapıyorlar. Aşı ile ilgili TÜBİTAK’ın düzenlediği son toplantıda onlara “Size yardım edelim” dedim. Biz ekonomik olarak güçlü bir grubuz. Böyle bir avantajımız var.

Hatta aramızda şöyle bir konuşma geçti. Aşı bulunduğunda ilk kendi üzerimizde deneyeceğiz. Bütün gruplar bunu söylüyor. İşte bu kadar iyi niyetle ve fedakârca çalışan bir bilim dünyası var Türkiye’de.

Ben de aşıyı ilk kendi üzerimde deneyeceğim çünkü zaman kazanmaya çalışıyoruz.

Biz kapitalist değiliz. Eğer aşıma güveniyorsam deneklere vermeden önce kendime yapmam lazım.

TÜBİTAK’ta çalışan bütün bilim adamı arkadaşlarım benimle aynı fikirde. Hepimiz çok heyecanlıyız. Bütün ekipleri tebrik ediyorum. Bizim tek farkımız ekonomik bir sıkıntımızın olmaması” dedi.

‘Aşı çok ucuz olacak’

Aşı çalışması başarılı olursa fiyatı nasıl olacak?

“Maliyeti yüksek çıktı ama satış fiyatı çok çok ucuz olacak çünkü 30-40 milyon üretilecek. Devlet karşılamazsa bile herkesin ulaşabileceği bir fiyatı olacak” iddiasında bulunuyor Ovalı.

‘Hedef 1 Şubat 2021’

Prof. Dr. Ovalı’nın hedefi 1 Şubat. “Görünen o ki yurtdışındaki gruplar aşıyı Ekim-Kasım gibi getirecekler. Biz onlardan 3 ay sonra çıkarabileceğiz” diyor.

‘Eylül’de ikinci dalga gelebilir, virüs mutasyona uğruyor’

Peki salgında ikinci dalga mı geliyor? Şu sıralar en büyük korkularımızdan biri bu. Prof. Dr. Ovalı da bu konuda kaygılı. “Umarım yanılırım ama Eylül sonu gibi ikinci dalganın gelebileceğini düşünüyorum. Şu an yaşadığımız artışlar ikinci dalga değil, erken bozulan tedbirlerin bir sonucu. Tekrar 2 binli rakamlara çıkabiliriz. Tek umudum mutasyon. Virüs sürekli mutasyon geçiriyor. Biz 153 ayrı varyasyon saptadık. Etkisini zayıflatacak derecede bir mutasyona uğrarsa bir sabah uyandığımızda pandemi bitmiş olabilir.” diyor.

‘Amacım meşhur olmak değil’

Aşı üzerinde ciddi biçimde çalışan diğer ekipler sosyal medyadan açıklama yapmazken Ercüment Ovalı’nın yaptığı paylaşımlar bilim dünyasında eleştirilere neden oluyor.

“Sosyal medya bunun mecrası değil. İnsan hayatı için çok önemli bir süreç işletilirken Prof. Dr. Ovalı’nın açıklamaları aşı üzerinde çalışan diğer akademisyenlerin moralini bozuyor” diye düşünen çevreler var.

Prof. Dr. Ovalı’ya bu eleştirileri de sordum.

“Aslında Twitter’ı kapatmıştım. Bu akşam tekrar kapatacağım ve yeni müjdeye kadar da açmayacağım. Amacım meşhur olmak değil ama benim twitlerim olmasa çalışmalarımızdan kimsenin haberi olmayacak. Bir türlü kendimizi gösteremiyoruz. Tek derdim ‘Biz varız ve en ilerideyiz’ demek” diyor.