Tuğra Özer: Stop Tuşu

Gençlik
Genç yazarlarımız arasına yeni katılan,lise üçüncü sınıf öğrencisi Tuğra Özer,ilk denemesinde ergenlerin değişime olan tepkisi’ni kaleme aldı.Kendisine bu yolda iyi çalışmalar ve aydınlık bir ge...
EMOJİLE

Genç yazarlarımız arasına yeni katılan,lise üçüncü sınıf öğrencisi Tuğra Özer,ilk denemesinde ergenlerin değişime olan tepkisi’ni kaleme aldı.Kendisine bu yolda iyi çalışmalar ve aydınlık bir gelecek diliyoruz.

 

Aklımda uzun zamandır bir soru var. İnsanın şu hayatta karşılaştığı sorunlar için en etkili çözüm yolu nedir ? Tahminen, bir çok “sivilceli idiot” (bilimsel adıyla ERGEN) tek nefeste “instagram’da stolk yapmak” cevabını verecektir. Ama inancım beni haksız çıkarmayacaksa, çoğu insan “iletişim” cevabını suratım’a yapıştıracaktır. Ama bu cevabın ardından şöyle bir sorun doğuyor. “İletişim kimle, hangi çevreyle yapılır?” Maalesef ki bunun cevabı kişiden kişiye göre değişir. Teşbih’te hata olmaz mantığı ile düşünürsek, mesela depresyondaki bir “ergen’i” ele alalım. İnsanın kendisini kandırmasına gerek yok (ben de öyleyim). Hepimiz bu çöplüğe(hayat’a) tek seferlik ve tekrarlanmaksızın tekmelendik! Üstüne üstlük hiç kimse bir diğerinden daha deneyimli ya da daha zeki değil, sadece,bazı azınlıkta ki insan grubu  diğerlerinden “ne yapması gerekip gerekmediğini daha iyi kestirebiliyor diyelim” İŞTE! Tam da o tipler, bir ergen’in konuşmak,içini dökmek isteyeceği bir modeldir.AMA! hayat bizlere sürekli “ben bunların canın’ı bugün nasıl yakarım” edasıyla  kafa patlatıyor olacak ki (eksik olmasın(!)) O doğru diye tabir ettiğimiz insan’ı asla karşımıza çıkarmaz. Asla ama ASLA! Peki, şimdi bu portre ışığında, tüm olumsuzlukları bir kenara koyalım: 1)Hayat,size söylendiği kadar adil değil 2)sürekli sizinle uğraşıyor(başka işi yokmuş gibi) 3)sizin üstünüzde “doğru insan” joker hakkını kullanmaya can atmıyor.Hepsi bir kenarda.Asıl unutulmaması gereken şey hadi joker’i bir kenara koydum. Saydığım tüm bu olumsuzluklar. Gözünüze sokula sokula bir anda yollanır. Ama benim canımı asıl sıkan durum ne biliyor musunuz? Tam “Tanrı’m artık olumlu bir şey istemiyorum çünkü, ben bu duruma alıştım” dediğin anda, yine gözüne sokula sokula tanrı beni kanatları sonuna kadar açık beyaz  yardım meleği ile baş başa bırakıyor! Ama şöyle bir sorun var “yetkili arkadaş” ben artık bezdim! Ve herhangi bir yardım çağrısı içerisinde olmayı da uzun zaman önce mezara gömdüm,madem yardım için bu denli hevesliydin “NEDEN!” yardım meleğini 2-3 hafta önce kargoya vermedin ki ? Hem eğer, böyle yapsaydın ben de sana karşı bir iki kuple sevap işlemeyi düşünebilirdim. Bir kaç kuple sevap işlemeyi düşünebilirim(sonuçta kimseye kapıyı kapatmamak lazım) şimdi yeterince,insanı insan yapan tüm kötü özelliklerini teraziye koydum,sıra sizinle uğraşan şu “sivilce torbalarının” hayat felsefesine geldi. Diyelim ki siz sürekli kitap okuyup-yazan,twitter’ı genellikle sözcük darcığınızı geliştirmek için kullanıyorsanız,bu çevrenizde sizin otomatik olarak “asosyal bir inek” yakıştırmasıyla son bulmayacaktır.Şayet hiç bir sorun siz görmeyi bırakınca, son bulmaz ya da pençesini sizden çekmez her daim peşinizdedir.Yarın ve yarın eğer şanslı biriyseniz aşağılanma süreniz,tahminen, 1-2 haftayı geçmez, tabii katlanamayıp o kişinin suratına bir yumruk geçirmekte isteyebilirsiniz ki sizi yargılamam genellikle, o kişilerin suratları bazen, kıpkırmızı yanan bir “stop tuşundan” ibarettir. şayet sizin de kişiliğiniz “stop tuşuna” vurmaya el vermiyorsa,o zaman da sürahinizi yeni bir marka su ile doldurun.İnsan değişen bir varlıktır.sizin de bir insan olarak her zaman ortamınızı değiştirme hakkınız vardır. Unutmayın ki yeni çevrenizde aynı ‘sivilce torbalarından’ oluşacak, gün geldiğinde değişmemek uğruna bıraktığınız çevre sizden değişmenizi isteyecek,onunla değişmeyi kafaya koyduysanız,okumayı bırakın! Yeni çevrem için kendimden nasıl taviz veririm diye kafa patlatın. Taviz vermeye uzaksanız da suratlarını “stop tuşuyla” değiştirmek için her zaman vaktiniz olacak.

TUĞRA ÖZER