Şiddet Mağduriyetinde Lideriz!

Evlilik
Başbakanlık tarafından hazırlanan bir rapor, Türkiye’de kadınların iş hayatından uzaklaşıp eve kapandığını ortaya koydu. Başbakanlık’a bağlı Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü‘nce hazır...
EMOJİLE

Başbakanlık tarafından hazırlanan bir rapor, Türkiye’de kadınların iş hayatından uzaklaşıp eve kapandığını ortaya koydu. Başbakanlık’a bağlı Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü‘nce hazırlanan ‘Türkiye’de Kadının Durumu’ konulu Şubat 2010 tarihli raporda, kadınların iş yaşamından uzaklaşması rakamlarla yansıtıldı.

ÜRKÜTÜCÜ TABLO

Aynı raporda yer alan ‘kadına yönelik şiddet’ araştırması ise ürkütücü. Rapora göre Türkiye’de her yüz kadından 43.9’u hayatının bir döneminde şiddete maruz kalıyor. Fiziksel ve cinsel şiddeti birlikte yaşayan kadınların oranı 41.9. Yaşadıkları şiddet sonucunda hastanede tedavi gerektirecek boyutta yaralanan kadınların oranı da yüzde 25 civarında. Şiddete uğrayan kadınların yarısı, bu olayı anlatmaya bile cesaret edemiyor.

KATILIM DÜŞÜYOR

Raporda, Türkiye’de kadının üretime katılmasındaki düşüşün rakamlarla irdelendi. ‘Kadınların işgücüne katılımının sürdürülebilir kalkınmanın önemli bir unsuru olduğuna’ da dikkat çekilerek, ‘Kanunlardaki eşitlikçi yapıya rağmen, kadının niteliksel gelişimini ve işgücü piyasasına girişini sağlayacak gerekli mekanizmaların oluşamaması, bu düşüşün önemli nedenlerinden biridir’ ifadesi kullanıldı. Rapordaki verilere göre, kadınların işgücüne katılma oranı 1990’da yüzde 34.1 civarındayken, 2002 yılında yüzde 26,9, 2004 yılında yüzde 25.4 ve 2008 yılı için yüzde 24.5 olarak belirlendi. 1990’dan 2008’e kadar kadınların işgücüne katılımında yaklaşık yüzde 10 puanlık düşüş görüldü.

TARLA KÖLELERİ

Rapor, kadınların çalışma yaşamında yer almasıyla ilgili çarpıcı bir gerçeği daha gözler önüne serdi. Son verilere göre (2008), kente göre kırsal alanda daha çok kadın işgücüne katılıyor. Ancak kırsal alandaki her 100 kadından 84’ünün tarım kesiminde çalıştığı ve bunların da yüzde 77 gibi ezici çoğunluğunun ‘herhangi bir ücret almaksızın’ aile işçisi olarak çalıştığı vurgulandı.