Kendi Kendine Oynasın

Çocuk
Oyunlar, oyuncaklı veya oyuncaksız, tek başına veya arkadaş ile oynanabilir. Her halükârda oyunun çocuklar açısından birçok işlevi vardır. Oyun; çok basit gibi görünen ama öğrenme, sosyalleşme, ...
EMOJİLE

Oyunlar, oyuncaklı veya oyuncaksız, tek başına veya arkadaş ile oynanabilir. Her halükârda oyunun çocuklar açısından birçok işlevi vardır. Oyun; çok basit gibi görünen ama öğrenme, sosyalleşme, telafi, tedavi vs birçok içeriğe hizmet edebilir.

Deneyimlenen oyun süreci çocuklar için hayatî önem taşır.
Çocuk oyunları, saldırganlık eğilimlerinin ve enerji birikiminin zararsız bir şekilde kullanım ve yönlendirilmesinde önemli bir işleve sahiptir. Alan oyunları denilen kategoride çocuklar atlayıp-zıplayarak veya oyun araçları vasıtasıyla bir takım beceriler de geliştirirler.

Zihin-kas koordinasyonu, algılama ve tepki verme hızı, kendini yaşıtlarıyla mukayese edebilme ve değerlendirme, oyun yoluyla mümkün olabilmektedir. Grup halinde oynanan alan oyunlarının sosyal gelişim ve uyum açısından da çocuklara önemli katkıları vardır. Oyunlar içerisinde farklı sosyal roller denenir, roller hakkında yeni bilgiler öğrenilir, kurallar konulur ve uymayanlara yaptırımlar uygulanır. Sosyal etkileşim, duyguların paylaşımı, olumlu veya olumsuz yaşantıların ifade edilebilmesi oyun ortamlarında sıkça görülür.

Yaş özelliğine bakıldığında, 3 yaş çocuğu benmerkezcidir, 4 yaş çocuğu ise biraz daha sosyalleşmeye açıktır. 3 yaş çocuğunun akranlarından arkadaş edinmesi, evine gelen misafir çocuklarla oyuncaklarını paylaşması veya grup oyunu kurması çok zordur. Hepsi benim deyip sahiplenme eğilimine geçer, karşısındakinin elindeki oyuncak için tutturur, orta yol bulmaya pek yatkın değildir. Bu sebeple ebeveynle veya tek başına oyun oynaması daha rahattır.

Kendi kendine basit oyunlar kurabilir, farklı sesleri taklit edebilir. Bu yaşta hayali arkadaşlar edinen çocuklara sık rastlanır. 4 yaşa geldiğinde benmerkezciliği biraz azalmış, daha soysal, arkadaş bulmaya, oyuncak paylaşmaya daha yatkın oldukları görülür. Bu dönemden itibaren çocukların arkadaş edinmeleri için ebeveynlerin uygun ortam hazırlamaları yerinde olur. Oyuncak paylaşımında daha uyumlu, faaliyet yapmada grup üyeliğine daha gönüllü olması desteklenirse, ilerleyen yaşlarda toplum içinde daha rahat bir çocuk olacaktır.

Çocukların kendi kendilerine oyun oynamaları, kendi hayal dünyalarını ortaya koymaları, deşarj olmaları, yetişkin hayatını deneyimlemeleri vs açıdan çok kıymetlidir. Fakat kendi kendine oynayan çocuklarla ilgili dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bunlar şöyle sıralanabilir.

Şehir içinde arkadaş edinmenin azalmasıyla beraber kendi kendine oyun oynayan, genellikle yalnız olan, tv ya da bilgisayarla kendini eğlendiren çocukların sayısı artmaktadır. Oyun parklarına kalabalık olduğu için girmeyen, sosyalleşmede sorun yaşayan çocukların sayısı artmaktadır. Çocuk oyunu sadece kendi kendine deneyimliyorsa, oyunun büyük bir parçası eksik kalıyor demektir.

Hem kendi kendine oyun kuran, hem ebeveyni ile oyun kuran ve oynayan, hem akranlarından hem de kendinden yaşça büyük ve küçük olanlarla oyun oynayabilen bir çocuk çok daha sağlıklı büyüyecektir.
Çocuğun kendi kendine oynadığı oyunlar gözlemlenerek çocukla ilgili çok kıymetli bilgiler elde edinilebilir. İğne olmaktan korkan bir çocuğun bebeğine iğne yapma oyunu oynaması çok anlamlıdır.

Çocuk bu vesile ile korkusunun üzerine gidebilir, oyun içinde bunu yaşayabilmesi ona cesaret verir. Bu açıdan çocuğuna yardım etmek isteyen ebeveynler çocuğa oyun kurmakta zaman zaman yardımcı olup sonrasında oyundan çekilip çocuğun bu oyunu kendince yaşamasına fırsat verebilirler.

Kendi kendine oyun oynayan bir çocuğu bölmemek önemlidir. Çocuğun dikkatini yoğunlaştırdığı, hevesle bir şeylerin peşine düştüğü bu oyunlar çok kıymetlidir. Onun oyundan daha önemli bir işi yoktur. Kendi kendine olabilme/kalabilme becerisi bazı çocuklarda yoktur. Hep yanlarında biri olsun isteyebilirler. Bunun da bir beceri olduğu ve kazandırılabilineceği unutulmamalıdır.

Hep aynı oyunu oynamanın, hep aynı oyuncağı kullanmanın çocuk için anlamı araştırılabilir, bir uzmandan yardım alınabilir.
Birkaç çocuğun bir arada olduğu ortamlarda tv ve bilgisayar kapatılmalı, çocukların kendi kendilerine oynamaları için ortam sağlanmalıdır.

3-4 yaş çocuğu yarar-zarar ilişkisini çok iyi kavrayamayacağından kendi kendilerine oyun oynadıkları ortam yetişkin gözetiminde olmalı, kendilerine, başkalarına ya da çevrelerine zarar verebilecekleri unutulmamalıdır. Ateş, bıçak vs ile kendi kendilerine oynamalarına izin verilmemelidir.
Çocuğa yaş grubuna uygun yalnız ve toplu oynayabileceği oyuncaklar alınmalıdır. Oyunlar öğretilmelidir.

Tek başına başlatıp, yönetip sonlandırabildiği oyunlarda çocuk, bir anlamda sorumluluk almayı deneyimler. Bu yüzde oyunun herhangi bir yerinde destek isterse, uygun şekilde destek verip çekilmek önemlidir.

Oyunun çocuğa kazandırabileceklerinin sınırı yoktur. Onun oyunlarına ve oyuncaklarına verdiği değer bizim tarafımızdan da saygı görürse istenen bir ortam oluşmuş olur.
Oyun tadında kalın.

Aktüel Psikoloji