İnternet Çocuğunuzu Bağlamasın!

Çocuk
Giderek artan bir oranda hayatımıza giren bilgisayar ve internet kullanımının özellikle gençlerin hayatının büyük kısmını doldurduğunu belirten Hisar Intercontinental Hospital’dan Klinik Psikolo...
EMOJİLE

Giderek artan bir oranda hayatımıza giren bilgisayar ve internet kullanımının özellikle gençlerin hayatının büyük kısmını doldurduğunu belirten Hisar Intercontinental Hospital’dan Klinik Psikoloğ Sedef Akbay, “Okul dışı saatlerinin büyük bir kısmını bilgisayar başında internet cafelerde geçiren gençler, kendilerine zarar veren bir bağımlılığa doğru ilerlediklerinin farkında değiller" dedi.

Bilgisayar ve internet kullanımı bir genç için çok yararlı ve dolayısıyla gerekli olabilir ama ulaştığı siteler, oynadığı oyunlar yaşına, psikolojik ve sosyal gelişimine uygun olmalı ve dozunda kalmalıdır.

Gençlere ve çocuklara bilgiye ulaşma, dünyanın her köşesinden haber alma, kendi bildiklerini paylaşma, arkadaşları ile iletişim kurma gibi koca bir liste halinde sıralayabileceğimiz birçok alanda kolaylık sağlayan bu teknoloji, doğru kullanılmadığında genci olumsuz etkilemekte ve yarardan çok zarar verebilmektedir. İnternetin olumsuz etkilerinden bahsederken ilk akla gelen uygulamalar, kumar, bahis, pornografik yayın siteleri ve yoğun şiddet içeren bilgisayar oyunlarıdır. Bu sitelerin ve bilgisayar oyunlarının gençler tarafından talep görmesi bundan büyük gelir sağlayanları memnun etmekle beraber belli bir yaşın altındaki gençlerde zararlı etkiler bırakabilmektedir. Gencin aileden, arkadaşlarından uzaklaşması giderek birçok sosyal aktiviteden vazgeçmesi, derse ayırdığı zamanının yetersiz kalmasına da sebep olur. Yaşına ve psikolojik gelişimine uymayan bir takım kaynaklara ulaştığında ve bunlardan etkilendiğinde gösterdiği şiddet içeren davranışları ilk olarak sayabileceğimiz olumsuz etkilerdendir.

Çok yakın bir tarihte İstanbul Valiliğince, sayıları üç bine yaklaşan internet cafelerle ilgili, on iki yaşın altındaki çocukların bu gibi yerlere yanlarında velileri olmadan alınmayacağı şeklinde bir uygulama getirilmiştir. Ayrıca bu tür cafelerde yukarda bahsedilen sitelere uygulanacak filtre programlarının olup olmadığı kontrol edilecektir. Gençlerin özendiği bu ortamlardan yaş sınırı biraz daha yukarı çekilerek ve gençlerin çevresindeki yetişkinler tarafından gerek evde gerek okulda bu konularda mutlaka eğitilerek ve soruları cevaplandırılarak merakı giderilmelidir.

EN BÜYÜK KONTROL MEKANİZMASI AİLE!

Belli bir yaşın altındaki çocuklar için bu programlara ulaşım mutlaka filtre programlar yardımıyla engellenmelidir. Bilgisayar ve internet kullanımı belli bir program dahilinde, belirli saatlerle sınırlandırılmalı, bu zaman ayarlaması çocukla veya gençle birlikte yapılmalı ve her şartta uygulanmalıdır. Çocuklarımızı eğitirken, yetiştirirken önümüze gelen hemen hemen her konuda olduğu gibi bu konuda da ölçü, anahtar kelimedir.

Gerek görsel gerek yazılı basın tarafından zaman zaman yükselen değerler olarak sunulan ve gereksiz yere yüceltilen bir diğer konu da şiddet içeren televizyon dizileri ve bunların geniş kitlelere ulaşmasıdır. Şiddet içeren filmler her zaman yapılmış ve her dönemde belirli bir izleyici kitlesi bulmuştur. Ancak bu tür filmlerin televizyonlarda bu kadar geniş tanıtımlarla verilmesi ve kabul görmesi, günlük hayatın içinden, sıradan olaylar olarak yansıtılması genci olumsuz olarak etkilemektedir. Elbette sevgi ve ilgiyle büyüyen, anne-babanın iyi birer örnek olduğu sıcak aile ortamında yetişen bir gencin bu tür olumsuz bir etkiye yaklaşımının farklı olduğu gözlenmektedir. Ancak, ilgiden, sevgiden yoksun, aile içi şiddeti yoğun bir şekilde yaşayan, kendi kişiliğini ve varlığını ancak dahil olduğu gruplarda ve kendini bir takım şiddet eylemleriyle kanıtladığı ortamlarda ortaya koyabilen bir gencin de tutumu ve yaklaşımı farklı olacaktır. Sonuçta bu tür filmler kesinlikle bu kadar yaygın gösterilmemeli ve gençler üzerindeki olumsuz etkileri göz önünde bulundurularak televizyonlarda yer ve zaman ayrılmalıdır.