Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İsmail Özcan, soğuk havalenin sadece ateş olmadan belirti göstermediğini, göz kırpma, parmak oynatarak çocuğun başını oynatması gibi istem dışı hareketlerle de olabileceğini söyledi.
Uzm. Dr. Özcan, beyindeki kontrolsüz, anormal ve istemsiz elektrik boşalımlarının, vücudun el, kol, yüz gibi belirli bölgelerinde bilinç dışı kasılma ve gevşemelere neden olmasına ‘havale’ dendiğini kaydetti. Havalenin, ateşin eşlik etmediği şekline ‘soğuk’ havale dendiğine dikkat çeken Dr. Özcan, havale geçiren çocuğun bilincini kaybettiğini, istemsiz şekilde vücutta kasılıp gevşemeler olduğunu söyledi.
"HAVALE GEÇİREN ÇOCUĞU SOĞUK SUYUN ALTINA SOKMAYIN"
Havalenin değişik belirtilerle gerçekleşebileceğini kaydeden Uzm. Dr. İsmail Özcan, şu bilgileri verdi: "Parmak sallamak, baş oynatmak, göz kırpmak gibi istem dışı hareketler sonucunda da soğuk havale gerçekleşebiliyor. Soğuk havale çocuklarda birkaç saniyeden dakikalara varan değişik sürelerde görülebiliyor. Havale geçirme genellikle beyinde hasar bırakmamakla birlikte, 30 dakikadan daha uzun süre devam eden havale nöbetleri, beyinde uzun süreli oksijensiz kalmaya bağlı olarak kalıcı hasara neden olabilir. Halkımız arasında en yaygın yanlış uygulama havale geçiren çocuğun soğuk suyun altına tutulmasıdır. Bu son derece yanlıştır. Havale vakalarında öncelikle yapılması gereken, çocuğun yan yatırılarak ağzını açık tutmaya çalışmaktır. Aynı anda havale sırasında dilin geriye kaçarak, nefes borusunu tıkaması önlenmiş olur. Havale geçirirken ortaya çıkan istemsiz kol ve bacak hareketleri, çevredeki cisimlere çarpma ve ciddi hasarlara neden olabileceğinden, etraftaki eşyalar uzaklaştırılmalıdır."
Ateş olmadan baş gösteren havalelerin tekrarlanmasının ‘epilepsi’ hastalığı riskini artırdığına işaret eden Uzm. Dr. İsmail Özcan, soğuk havalenin bilinen klasik yöntemlerin dışında da baş gösterebileceğini dile getirdi.
Çocukta görülen istem dışı hareketler sonrası EEG (beyin elektrosu) çektirilmesini tavsiye eden Dr. Özcan, soğuk havalede erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekti.
Hastalığın erken teşhis edilmemesi halinde vücutta kalıcı hasarlara sebep vereceğini anlatan Dr. Özcan, erken teşhis olmadığı durumlarda kişinin hayatının ilerleyen bölümlerinde ilaç tedavisine mecbur kalabileceğini kaydetti.